RÖPORTAJLAR KÖŞESİ EKİM AYI KONUĞUMUZ ELEKTRİK VE ELEKTRONİK
MÜHENDİSLİĞİ’15 MEZUNUMUZ AHMET SİNA BAĞCI…
AHMET BEY, KENDİNİZİ TEK BİR KELİME İLE ANLATMAK İSTESEYDİNİZ SİZİ EN İYİ İFADE EDEN KELİME NE OLURDU?
“Mücadele”
Hellen Keller’ın beni çok iyi anlatan çok sevdiğim bir sözü
var: “Hayat ya gözü pek bir maceradır ya da hiçbir şeydir.” Erken gençliğimde,
içimdeki bu duyguyu anlamlandıramıyor ve kelimelere dökemiyordum. Ama şu an
anlıyorum ki, ben aslında doğduğum günden beri esaslı bir mücadele arayışı içerisindeymişim
ve bu mücadele arayış beni en nihayetinde mezuniyetimin ardından girişimci
olmaya itti.
Firmamız Hexatech’i büyük hayaller ve bu motivasyonlarla
kurduk. Şu an geriye baktığımda içgüdülerimin beni yanıltmadığını gördüğüm için
mutluyum çünkü girişimcilik Dünya üzerindeki belki en çetin, en riskli ama en keyifli
mesleklerinden biri (Eğer niyetiniz varsa defalarca düşmeye ve kalkmaya
hazırlanın). Tabi tüm bu çabamızın sonunda emeklerimizin bir değere dönüştüğünü
ve bu değerin insan hayatına fayda sağladığını görmek oldukça tatmin edici.
PEKİ BİZE BİRAZ HEXATECH’İ ANLATABİLİR MİSİNİZ?
Hexatech elektronik tasarım, kablolu-kablosuz haberleşme,
nesnelerin interneti (IoT) ve gömülü yazılım konularında uzmanlaşmış bir
inovatif teknolojiler geliştirme firmasıdır. Biz Hexatech olarak müşterilerimizin
dijitalleşme ve teknoloji ihtiyaçlarını tek merkezde karşılıyoruz. Yani
Hexatech’te teknoloji tabanlı fikirler tek noktada ürüne dönüşüyor.
Mevcutta, bu kapsamda geliştirdiğimiz uzak izleme sistemleri ile
dört bölgede 120 üzerinde güneş enerjisi santralini izliyoruz. Gururla Türkiye’de
kurulu olan solar gücün %2.5’inde bizim ürünlerimizin hizmet verdiğini
söyleyebilirim. Sıfır sermaye, sadece Tübitak BiGG desteğiyle kurduğumuz firmamız,
daha henüz bir seneyi doldurmuş olmasına karşın, satışlarımız yedi haneli
meblağlara ulaşmış durumda. Piyasada özellikle ithal muadillerine alternatif
olarak tercih edilen ürünlerimiz pazarda geniş bir müşteri kitlesi tarafından
karşılık buldu.
Bu büyük vizyonumuzun sadece ilk adımı, biz bunun devamında uçtan
uca Endüstri 4.0 çözümleri üretebilen global bir firma olmayı hedefliyoruz.
TOBB ETÜ’NÜN BU BAŞARIYA KATKISI NE OLMUŞTUR?
İlk olarak biz TOBB ETÜ GARAJ Kuluçka Merkezi girişimcileri
olarak bu işe başladık. Tübitak BiGG kapsamında uygulayıcı kuruluşumuz da TOBB
ETÜ GARAJ’ın bizatihi kendisidir. Bunun dışında GARAJ bize erken aşamada
ücretsiz ofis ve mentörlük hizmeti sağladı. Bunlar sıfır noktasında hiç
küçümsenmeyecek önemli kaynaklar.
TOBB ETÜ GARAJ dışında okulumuzda beni eğitimim hayatımın
başından sonuna kadar destekleyen çok kıymetli hocalarım oldu. Standart bir
öğrenci değildim, hatta öğrenim hayatımda, mevcut eğitim sisteminde ‘sorunlu’
olarak nitelendirilecek bir öğrenciydim diyebilirim. Ama bölümümde öğretimin
ötesinde eğitimin ne olduğunu çok iyi bilen ve bu vizyonla benimle ilgilenen
birkaç hocam sayesinde öğrenimimi bir şekilde başarı ile tamamladım.
Ayrıca şu an mevcutta TOBB ETÜ’yle hala işbirliği içerisinde
çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Mesela geçtiğimiz dönem Endüstriyel Tasarım
öğrencilerinin ‘Otonom Çöp Toplayan Drone’ projesinde, Endüstriyel Tasarım
bölümü hocalarımızla birlikte çok güzel bir çalışma ortaya koyduk. Sonuçlar
beklentimizin üzerinde oldu.
ORTAK EĞİTİM MODELİMIZ HAKKINDA NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Ortak eğitiminin potansiyeli düzgün değerlendirildiği
takdirde, alınacak bütün teorik eğitimden çok daha faydalı olduğunu
düşünüyorum. Biraz iddialı bir söylem oldu ama bu şekilde düşündüğüme emin
olabilirsiniz. Doğru eşleşmeler ile inanılmaz sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Size
kendi firmamız edindiği bir tecrübeyi anlatayım:
Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünden aldığımız,
geldiği zaman tamamen tecrübesiz olan bir stajyer öğrencimiz 3 aylık stajı
sonunda bir çok regülasyona uygun kart tasarımı yapabilecek hale geldi. Daha
iyi anlaşılması için şöyle söyleyeyim. Şu anki yetkinliğiyle hiçbir güçlük
çekmeden rahatlıkla bir savunma sanayi firmasında mühendis olarak çalışabilir.
Tabi buna karşın kendisi eğitimine devam ederken part-time olarak bizimle
çalışmaya devam etmeyi tercih etti, bunu da ufak eğlenceli bir not olarak
eklemiş olayım :)
ÇALIŞTIĞINIZ POZİSYON HAKKINDA SEVDİĞİNİZ VE SEVMEDİĞİNİZ 3 ŞEY...
Bir teknoloji starup’ında yönetici olmak bence oldukça
keyifli ve heyecan verici. Tabi her işte olduğu gibi bu pozisyonunda bazı
tatsız yönleri var.
Sevdiğim şeyleri sıralayacak olursam:
·
Çalışırken kendimi bir orkestra şefi gibi hissediyorum
ve bu duruma bayılıyorum. Müziğin kendisi bile oldukça tatmin edici bir şey ama
beni asıl mutlu eden herkesin kendi çaldığı şeyden keyif almasını sağlamak
oluyor. Bunu hiçbir şeye değişmem.
İşimde yaratıcılığın çok önemli bir yeri var.
Yaratıcı düşünmeye yönelik tüm aktivitelerden keyif alıyorum.
Hayal etmek çok önemli, ilerlemek için bir şeyleri
hayal edip ona gönülden inanabilmeniz gerekiyor. Ben yükseklerden uçmaya
bayılıyorum. Mücadelemi bu enerji sürekli kılıyor.
Sevmediğim kısımlara gelecek olursam;
Bazen bu hayal etme konusunda fazla yüksekten
uçmak bazı sosyal çevrelerde anlaşılmayabiliyor. İnandığım şeyler bu insanların
mevcut gerçekliklerinin dışında kalınca, olmayacak şeylere gönlünü kaptırmış
bir meczup olarak addedilebiliyorum.
‘Kendi işinin patronu olmanın’ o vitrindeki
güzel görüntüsü fazla ön plana çıkıyor, halbuki Cem Yılmaz'ın da dediği gibi
hiç askerde elinde paspasla yada patates soyarken fotoğraf
çekilen gördünüz mü? Biz de arka tarafta KDV’yle, muhtasarla, işyeri ruhsatıyla
uğraşıyoruz.
Türkiye’de girişimcilik yapmanın ayrı bir zor
yönü var. Türk yatırımcıların yatırım mantığı olsun, yüksek vergiler olsun,
dövizdeki düzensiz değişimler olsun, yani bazen fazla zorluyor dış etkenler ama
bunlar bahane değil tabi, coğrafya kaderdir, mücadeleye devam.
COFFEE NETWORKS ETKİNLİĞİMİZ İLE İLGİLİ NELER SÖYLEMEK
İSTERSİNİZ?
Coffee Networks etkinliğini daha önce duymadım ve katılma
fırsatı bulamadım. Ama bu röportaj bana google’a “Mezunlar Derneği Coffee Networks” anahtar kelimeleri ile arama yaptırmayı başardı. “Well played” :)
Etkinlik içeriğine bayıldım bir sonrakine katılmaktan büyük
memnuniyet duyarım.
HİZMET VERDİĞİNİZ ALANLA İLGİLİ GELECEĞE DÖNÜK NELER
SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Bence İnternet insanları birbirine bağlayarak Dünyayı değiştirdi. Bugün İnternet sayesinde Dünya üzerindeki her bir bireyin bilgiye
ve birbirlerine ulaşma gücü var. Kitleler bu güç ile bugün hiçbir devletin
rahatça müdahale edemediği bilgi kaynaklarını, dünyanın en gelişmiş yazılımlarının
ortaya çıktığı açık kaynak yazılım platformlarını ve bir paylaşımla
milyonlarca insana erişme imkanı sağlayan sosyal medya platformlarını
oluşturuyorlar. Yani yarın İnternet keşfinin tarih kitaplarında Fransız
İhtilali gibi anlatıldığını görürseniz şaşırmayın. Şimdi ise yepyeni bir İnternet tekrardan Dünyayı değiştirmek için evriliyor.
Bu yeni İnternet artık yalnızca insanları birbirine bağlamak
üzerine odaklanmıyor; bu İnternet esasen nesneleri birbirine bağlamak
üzerine geliştiriliyor ve işte bu yüzden de ismi nesnelerin İnternet.
Biz Hexatech olarak geleceği şekillendireceğine inandığımız
bu teknoloji alanında, özellikle de Endüstri4.0 kapsamında ihtiyaç
duyulan sektörel gereksinimlerde; hızlı, güvenilir ve yenilikçi bir
anlayış ile çözümler üretiyoruz. Bu alanda yerli olarak geliştirmekte
olduğumuz, inovatif teknolojilerimizle, insanlığın bilgi
birikimine katkımız olmasını umuyoruz.
ÖĞRENCİLERİMİZE VEREBİLECEĞİNİZ TAVSİYELER NELERDİR?
Başarısızlıktan
korkmayın: Maalesef bizim toplumumuzun laneti bu. Bir şey mükemmel olmayacaksa
hiç olmasın beni rezil etmesin mantığı var. Bırakın eksik olsun, kusurlu olsun,
hiç olmamasından iyidir.
Bir şeyi
denemeden anlayamazsınız. Deneyebildiğiniz kadar çok şey deneyin: Bir şeyi
deneyimlemenin kıymetini anlayınca zamanın kıymeti anlaşılıyor. Zamanın kıymeti
anlaşılınca da kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak dolu dolu bir hayat
yaşamaya çalışıyor insan.
Gerçek
zenginliğe ulaşmaya çabalayın: Para sadece kapitalizmin iyi işlediği
ülkelerde zenginlikle doğru orantılıdır.
BOŞ VAKİTLERİNİZDE NELER YAPIYORSUNUZ?
Boş vakitlerimi çoğunlukla evde araştırma yaparak, video
oyunları oynayarak, kitap okuyarak ve müzik icra ederek geçiririm. Ayrıca doğa
yürüyüşlerini de çok severim, fırsat oldukça şehirden uzaklaşırım.
TOBB ETÜ MED İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİZİ ALABİLİR MİYİZ?
Benim Mezunlar Derneği ile tanışmam biraz geç oldu. Tanışıklığımız
öncesinde Derneği, senelerdir istikrarlı bir şekilde mezunları bir araya
getiren, yemek etkinlikleri düzenleyen bir organizasyon olarak değerlendirirdim.
Yalnız tanışıklığımızın artmasıyla aslında inanılmaz bir potansiyele sahip bir
organizasyon olduğunun farkına vardım. Özellikle son dönemlerde daha aktif bir
yaklaşımla, bir şekilde karşıma çıkıp ilgimi çeken etkinlik ve çalışmalarla,
bir TOBB ETÜ mezunu olarak, benim sempatimi fazlasıyla kazanmış bir organizasyon
haline geldi.
KEYİFLİ RÖPORTAJINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDER, KARİYER HAYATINIZDA
BAŞARILARINIZIN DEVAMINI DİLERİZ ...