İSMAİL YEĞİN 01.03.2023

TOBB ETÜ Mezunlar Derneği’nin Röportajlar köşesinde bu ay, Bilgisayar Mühendisliği 2013 mezunumuz, Kobiltek Bilişim Teknolojileri kurucusu İsmail Yeğin’i ağırlıyoruz.  

İsmail Bey öncelikle röportaj davetimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. İsmail Yeğin kimdir, bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
 

Öncelikle davetiniz için ben teşekkür ederim. 1990 yılı Karabük doğumluyum. İlk, orta ve lise eğitimimi yine aynı ilde tamamladım. TOBB ETÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden 2013 yılında mezun olduktan sonra hiç vakit kaybetmeden iş hayatına atıldım. Tabi bu süreç içerisinde gerek iş hayatında gerekse sosyal hayatta birçok sivil toplum kuruluşunda aktif görevler aldım. 
   

TOBB ETÜ’yü tercih etme sebebinizi öğrenebilir miyiz? TOBB ETÜ’de geçirmiş olduğunuz eğitim-öğretim yıllarınız ile ilgili bizlerle neler paylaşmak istersiniz?
 

TOBB ETÜ’yü diğer üniversitelerden ayıran en önemli özelliği reel sektörün bütün bileşenlerini tek bir çatı altında toplayan TOBB’un imkan ve kurumsal aklı ışığında kurulması ve büyümesidir. Dolayısıyla teorik eğitimin yanı sıra aynı zamanda sektörde de deneyim kazanma şansı verebilmesi tercih sebebimin en başında gelir. Bunun yanında alanında uzman ve deneyimli akademisyen kadrosuyla öğrencilerini üst düzey ve sıkı bir eğitim sürecinden geçirmesi de ayrı bir tercih sebebimdir. Lisans hayatım boyunca TOBB ETÜ’nün bana sağladığı faydaların başında alanım ile ilgili birçok reel sektör avantajını ve dezavantajını mezun olmadan önce deneyimleyebilmem ve bunun ışığında doğru kararlar alıp mezuniyet sonrası hayatta minimum hasarla yoluma devam edebilmem olmuştur. Bu süreçteki büyük kazanımlarımdan bir tanesi de edindiğim arkadaşlıklar ve gerek sosyal hayatta gerekse ortak projelerde birlikte geçirilen zamanlar olmuştur.    

Sizi Bilgisayar
Mühendisliği Bölümü okumaya sevk eden bir hikayeniz var mı? Varsa bizimle paylaşır mısınız?
 

Elbette. O yıllarda belki bugün kadar önemi ortada değildi ama çağı okuyabilen herkes tarafından bilinen bir gerçek vardı o da geleceği artık insansız sistemlerin yöneteceğidir. Ülkemizin en çok ihtiyacı olan şey bugünü değil geleceği okuyabilen ve ona göre kendini yetiştiren nesillerdir. Bu okumada kendimi geliştirebileceğim ve üzerine yatırım yapabileceğim katma değeri yüksek iş imkanı elde edebileceğim tek demeyelim ama en uygun bölüm Bilgisayar Mühendisliği bölümüydü. Dolayısıyla ben de bu bölümü tercih ettim. Tabi bu okumalar gerçek hayatta karşılaşılan sorunlar ışığında ortaya çıkıyor. Büyük bir aile şirketi içerisinde yetişmem dolayısıyla reel sektörün çoğu iş ve işlemlerinin karmaşıklığını birebir yaşadım. Bu sorunların altında da dijital dönüşümde geç kalınması yatıyordu. Bölüm tercihimin fitilini bu tecrübeler ateşlemiştir.    

Peki, biraz da ortak eğitim hakkında konuşalım.
TOBB ETÜ’nün Ortak Eğitim Modeli anlayışını nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu anda kariyer hayatınızda, yapmış olduğunuz stajlarda elde ettiğiniz tecrübelerden yararlanıyor musunuz?
 

Ortak eğitim modeli TOBB ETÜ’yü diğer üniversitelerden ayıran en önemli özelliktir. Akademik takvimin 2 dönemini teorik eğitim ile 1 dönemini sahada yani pratik eğitim ile tamamlamış dolayısıyla mezun olduğunuzda aslında en az 1 yıllık iş tecrübesi kazanmış oluyorsunuz. Bu iş hayatına 1-0 önde başlamakla eşdeğer bir durum. Üniversitenin ortak eğitim modeline kayıtlı şirket havuzundan veya kendi imkanlarınızla ulaştığınız şirketleri modele dahil ederek geniş bir yelpazede şirket tercihinizi yaparak, saha tecrübenizi tamamlayabilmek bu ekonomik ortamda belki de nadir imkanlardandır. Ben stajlarımı her biri farklı faaliyet alanında ve kurumsal yapıda olmak üzere 3 farklı şirkette tamamladım. Bunun temel sebebi hedefleri mi öncesinden belirlemem ve o hedef doğrultusunda hareket etmemdir. Mezuniyetten sonra kuracağım şirket için hem sektörün yaşadığı sorunlar hem de hangi alanların önünün açık olduğunu direk sahadan öğrenip aileden gelen tecrübe ve kendimin becerisini birleştirip alt yapısı sağlam ve geleceği açık bir sistem kurmam gerekiyordu. Dolayısıyla stajların, bugün tamamen yerli ve milli imkanlarla ürettiği ürünlerle bilişim sektöründe ihracat yapan bir şirketin kurucusu olmamda büyük katkısı vardır.    

Kobiltek Bilişim Teknolojileri firmasının hikayesinden bahsedebilir misiniz? Nasıl ve ne zaman kuruldu?
Firmanız için geleceğe dönük hedef ve hayalleriniz nelerdir?
 

Firmamız 2015 yılında hiçbir teşvik veya destek almadan tamamen öz sermaye ile kurulmuştur. İlk andan itibaren en büyük hedefi, fikri ve sınai hakları kendisine ait tamamen kendi kaynaklarıyla ürettiği ürünlerle ihracat dünyasında yer almaktı. Bu hedefin altında yatan sebepler ise ülkemizin yegane ihtiyacının bu olmasıdır. Yatırım, üretim, istihdam ve ihracat üzerine kurulu bir ekonomik sistem belki bugün dile getiriliyor ama o günün ihtiyacı da aslında bu idi. Bugün KOBİLTEK bu adımları tamamlamış ve artık her bir adımını daha fazla büyütmek ve alanında önde gelen firma olmak üzere hareket etmektedir.    

TOBB ETÜ’den yeni mezun olacak ve kendi işini kurmak isteyen mezunlarımıza neler söylemek istersiniz, tavsiyeleriniz var mıdır?
 

Benim gençlerimize en büyük tavsiyem hayatlarını gerçekçi hayaller üzerine kurmalarıdır. Çünkü hayal olmadan hedef olmaz, başarı olmaz. Hayalleri gerçeğe dönüştürmelerinin en temel şartı kendine güvenmektir. Yapamazsın, başaramazsın gibi söylemlere takılmadan, yolda ilerlerken önüne çıkan zorluklarda pes etmeden yürüyebilen herkes hayaline kavuşur. İşinizin alanı ne olursa olsun tek bir kümeye odaklanın ve o kümede en tepeye çıkmaya çalışın bu da ayrı bir tavsiyem olsun. Bunların yanında şunu özellikle belirtmeliyim ki etrafınızdan başlayarak bütün insanlığa faydalı olmaya gayret gösterin paylaşmak bunun temel yoludur.    

Sosyal hayatta İsmail Bey kimdir?  Yorucu iş temponuzda kendinize vakit ayırabiliyor musunuz?
 

Zamanımın çoğunu iş ve STK hayatım almakla birlikte geriye kalan zamanlarımı dostlarımla ve ailemle geçiriyorum. Dostlarım diyorum çünkü dostluk ilişkisine büyük önem veriyorum. Küçüklüğümden bu yana hayatımın büyük bir kısmını dostlarımla yürümüşümdür. En az aile kavramı kadar önem veririm dostluğa. Başarı dediğimiz şey aslında bu bileşenleri dengede götürmekle geliyor. Onun dışında kendime açıkçası çok vakit ayıramıyorum ama bu durumdan bir memnuniyetsizliğim yok. Çünkü aslında hayatını kendi isteklerine göre kurmuş birinin geçirdiği her vakit kendine ayırdığı vakittir.    

TOBB ETÜ Mezunlar Derneği hakkındaki düşünceleriniz, beklentileriniz nelerdir?
 

Mezunlar Derneği mezun olduktan sonra üniversite aidiyetinden ve o bağlantıdan kopmamak adına her mezunumuzun sahip çıkması gereken bir kuruluşumuzdur. Yaklaşık 2 senedir benim de yönetim kurulunda olmam hasebiyle, derneğin faaliyetlerini planlarken ve gerçekleştirirken en temel amacımız, mezunlarımızın iş hayatındaki sorunlarını çözmek ve bu birlikteliği güçlendirmek oldu. Üye sayısının ve faaliyetlere katılımların artmasıyla önümüzdeki dönemde hem gücünün hem de mezunlarımıza faydasının artarak devam edeceği kanaatindeyim.        


2023 yılının Mart ayı konuğu olarak bizlere değerli zamanınızı ayırdığınız ve bizleri kırmadığınız için okuyucularımız ve TOBB ETÜ Mezunlar Derneği adına teşekkürlerimizi sunuyor, başarılarınızın artarak devam etmesini diliyoruz.