TOBB ETÜ
Mezunlar Derneği’nin röportajlar dizisinin bu ayki konuğu olarak 2012 Eğitim ve
Öğretim Yılı Bilgisayar Mühendisliği Bölümü mezunumuz Ahmet Soran’ı ağırlıyoruz.
Konuğumuz olmayı kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz.
Sayın Soran,
bize biraz kendinizden bahsedebilir
misiniz?
1987 yılının sıcak bir yazında Ankara’da hayata
gözlerini açmış bir Şanlıurfalıyım. İlk ve orta öğrenimimi Ankara’da
tamamladım. Ortaokul yıllarında TÜBİTAK’ın düzenlediği matematik
olimpiyatlarına, lisede ise liselerarası bilgisayar olimpiyatlarına katıldım.
Bu yarışmalarda gösterdiğim başarılardan dolayı üniversite giriş sınavlarında
ek puan uygulamasından yararlandım ve hayatımın geri kalan kısmını TOBB ETÜ çatısı altında geçirme kararını verdim.
Üniversitemizin ilk öğrencilerinden olmam sebebiyle özellikle üniversite
öğrenci kulüpleri hususunda aktif çalışmalarda bulundum. Kışları üniversitede
eğitim alıp yazları da çeşitli programlarda görev alarak üniversitemize destek
oluyordum. Bu süre zarfında üniversite dışında da birçok sivil toplum
kuruluşlarında yönetici/destekçi ve çeşitli danışmanlık/bağımsız dış uzmanlık
görevlerinde aktif olarak çalışıyordum. Üniversite mezuniyetimiz
yaklaştığındaysa bir grup arkadaşla beraber TOBB ETÜ Mezunlar Derneği kuruluş
çalışmalarında yer aldım. Mezun olduktan sonra da hayatımda gurur duyduğum en
önemli işlerimden biri olan TOBB ETÜ MED Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini
yürüttüm. Mesleki olaraksa, bildiğiniz üzere üniversitemizden mezun olan her
kişi gibi üniversite eğitimim süresince üç farklı firmada çalıştım ve bir
yıllık iş tecrübesine sahip oldum. Buna ek olarak son sınıfta eğitimime devam
ederken aynı zamanda çok uluslu bir firmada yarı zamanlı olarak çalıştım ve 4
yıllık üniversiteden 2009 yılında mezun olurken 2 yıllık iş tecrübesine sahip
durumdaydım. Bu iş tecrübesini, arkadaşlarımızla yaptığımız fikir alış
verişleri sonucunda bir şirket kurarak pozitif bir çıktıya dönüştürmeye karar
verdik. 2009 yılında, şu anda yurt içi ve yurt dışı yazılım işlerine sahip
olan, “Mimar Bilgi İletişim” isimli firmamızın kurulumunu gerçekleştirdik. Bu
süreç devam ederken yüksek lisans eğitimimi asistan olarak TOBB ETÜ Bilgisayar
Mühendisliği Bölümünde 2012 yılında tamamladım ve hemen akabinde eğitim
hayatıma Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan University of Nevada, Reno
Bilgisayar Bilimleri ve Mühendisliği dalında doktora yaparak geçirme kararı
aldım ve eğitimime halen devam etmekteyim.
TOBB ETÜ’de
eğitiminizi tamamladıktan sonra kendinizi geliştirmek için neler yaptınız?
İnsan her an tekâmül eden bir varlıktır ve bu süreç temel
durumunuz ne kadar sağlamsa o kadar az yorucu olarak karşımıza çıkmaktadır. Her
ne kadar üniversitede eğitimimize devam ederken yaşadığımız benzer sorunlar
bizi zorlasa da TOBB ETÜ temel olarak hayatımızın bu noktasında önemli bir
konum kazanmaktadır. TOBB ETÜ, öğrencilerini sadece iyi eğitimiyle akademik
hayata hazırlamakla kalmıyor, aynı zamanda yoğun programı (her ne kadar
eğitimimiz boyunca bundan şikayet etsek de) içerisinde öğrencilerini sosyal ve
bireysel olarak da hayata hazırlıyor. Öğrencilerine kazandırdığı girişimci ruh,
mücadele azmi, çalışma kabiliyeti ve sorumluluk bilinciyle üniversite sonrası
çok daha kolay bir hal alıyor. Açıkçası ben hayata TOBB ETÜ bünyesinde atıldım
ve sonraki süreçte burada kazandığım alışkanlıklarımın devamıyla gelişimimi
sürdürdüm. “Yenilgi yenilgi büyüyen zafer”lerin peşinden koşup hiçbir zaman pes
etmeden yaşantıma devam etmeye çabaladım. Karşılaştığım olaylar ve zorlukların
her biri bir eksiğimi bana anlattı ve o taraflarımı geliştirecek özel
çalışmalar yaptım. Gerek mesleki gerekse sosyal olsun risk yönetimini iyi
becerebildiğiniz ve soğukkanlılıkla azminizi kaybetmeden geleceği aydınlık
gördüğünüz müddetçe başarılamayacak hiçbir iş olmadığını düşünüyorum.
Yurtdışında kariyer yapmak
isteyen TOBB ETÜ öğrencilerine verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?
Yurtdışında
kariyer kavramını akademik ve mesleki olarak ikiye ayırmak daha uygun
olacaktır. Mesleki kısmına yurt dışında çeşitli firmalarda çalışan mezunlarımız
daha detaylı ve doğru bilgi verecektir. Bu hususta verebileceğim tek tavsiye
“özgüven” olacaktır. Akademik olaraksa yurt içi ile yurt dışı arasındaki durum
oldukça farklılık göstermekte. Eğer yurtdışında ciddi bir kariyer hedefiniz
varsa kesinlikle bu hedefinizi olabildiğince erken koymanız ve buna yönelik
çalışmalar (araştırma ve düzenli çalışma alışkanlığına yönelik çalışmalar,
düşünce ve çözüm fikirlerini etkileyici ve kısa bir şekilde ifade edebilme
çalışmaları, mesleki olarak özel alan seçimi ve bu konuda uzmanlaşma
çalışmaları, yurt dışına yönelik sosyo-kültürel hazırlık çalışmaları,
konu bazlı akademik kişi ve kurumların takibi vb) yapmanız gerekiyor. Ben hem
yurtiçinde hem de yurtdışında zor ve önemli derslerde asistanlık yaptım. Burada
öğrencilere puan vermek için çaba gösterilirken, Türkiye’de puan kırmak için çaba
gösteriliyor. Örneğin, Türkiye’de bir öğretmen eğer çok zor soru soruyor ve çok
kişiyi dersten bırakıyorsa başarılı olarak kabul edilirken burada tam tersi söz
konusu. Bu da not ortalamalarına çok
ciddi bir şekilde yansıyor. Burada 4.0 alan birçok öğrenci varken biz ne yazık
ki aşırı bir gayret göstersek bile bu notlara pek ulaşamıyoruz. Bu da kabul
süreçlerinde bizi oldukça zorluyor. Biz teoriyi çok detaylı ve derinlemesine
öğrenirken burada ihtiyaç olan şeyler çok iyi öğreniliyor. Dolayısıyla, eğer bir
şeyi yapıyorum diyorsanız o işi gerçekten başarılı bir şekilde yapıyor olmanız
gerekiyor. Aynı zamanda akademik kültürdeki farklılıklar ve akademik camianın
kendi içinde sahip olduğu kapitalist düzenin de etkisiyle Türkiye’de yapılan
çalışmalarla buradaki çalışmalar arasında tahmin edilemeyecek kadar büyük
farklılıklar oluyor. Burada bir öğrenci lisans düzeyinde makale yazmaya teşvik
edilirken biz bunları birçok üniversitemizde es geçiyoruz. TOBB ETÜ ve ayni
seviyedeki bazı üniversiteler bu konuda daha hassas davranarak öğrencilerini bu
yönde destekliyor. Benim birçok arkadaşım lisans düzeyinde makaleler
yayınlayarak kolay bir şekilde yurt dışı kabulleri aldılar ve TOBB ETÜ’lü
olmanın avantajını kullandılar. Bir diğer önemli konu ise yabancı dil problemi.
Bunu sadece belirli sınavlarda belirli puanları almak olarak algılamamak
gerekiyor. Ne yazık ki yetersiz dil eğitimi nedeniyle akademik makale yazma
aşamasında birçoğumuz ciddi problemler yaşıyoruz. Özellikle üniversitelerde
“AcademicWriting” derslerine ağırlık verilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Bahsettiğim tüm bu problemler bir araya gelince yurtdışından kabul almak da
oldukça zorlaşıyor. Bu problemlerin çözümü için en önemli tavsiyem yaz
stajlarının yurtdışında bir laboratuvarda yapılması veya akademiden bir hoca
eşliğinde gerçekleştirilmesi olacaktır. Ortak eğitim sürecinin bir şekilde bu
sisteme entegre edilmesi üniversitemiz mezunlarını da oldukça avantajlı konuma
getirecektir. Bu hususla alakalı bir çalışma da Dernek tarafından yapılabilir. Staj süresince kazanılan beceriler, çalışma
kültürü ve arkadaşlıklar yurtdışı akademik kariyerleri boyunca oldukça yardımcı
olacaktır. Bu hususta herhangi bir şekilde yardım talebi olursa hiç çekinmeden
benimle iletişime geçebilirsiniz.
Kariyerinize yön verme
konusundaki kararlarınızı ne zaman ve ne şekilde verdiniz?
Lise yıllarımda
akademik kariyer yapma gibi bir fikrim oluşmuştu, aslında bu konuda biraz
şanslı bir insandım galiba. Üniversite tercihlerim sırasında ve sonrasında ne
yapmak istediğimi az çok biliyordum. Bu
düşüncelere TOBB ETÜ süresince bir de girişimcilik fikriyle ülke ekonomisine
katkı azmi eklendi. Fakat açıkcası bu hedefler doğrultusunda kilitlenip tüm
imkânlarımı bu yönde seferber etme gibi bir mizacım pek olmadı. Hayat felsefem
genel anlamıyla karşılaşılan fırsatların en verimli şekilde değerlendirilmesi
olarak şekillendi. Ben her kararımı anlık değerlendirip atılması gereken
adımları atmayı tercih ettim. Dolayısıyla biraz hayatı anlık yaşadığımı fakat
genel çerçevede hedeflerimi de hiçbir zaman unutmadığımı söyleyebilirim. Almış
olduğum en önemli ve zor kararsa Türkiye’de kurmuş olduğum tüm düzeni kısmen
bırakıp uzaktan takip etmek durumunda kalarak Amerika’da doktora
eğitimine devam etme kararı oldu. Bu kararın ne kadar zor olduğunu bildiğim
için özellikle yurtdışına çıkmak isteyen arkadaşlara tavsiyem cesaretli bir
şekilde adım atmaları ve pek fazla arkalarına bakmamaları olacaktır. :)
TOBB ETÜ MED’in eski Yönetim
Kurulu Başkanı olarak TOBB ETÜ MED ‘in çalışmalarını değerlendirir misiniz?
TOBB ETÜ sistemi diğer üniversitelerin sistemlerinden farklı yapısıyla kendi
öğrencilerinin üniversitede daha fazla vakit geçirmesine ve ortak duyguların
daha yoğun yaşanmasına vesile oluyor. Bunun bir sonucu olarak biz birbirine
daha çok kenetlenmiş, soluduğumuz ortak havayı hayatımızın her safhasında
hisseden bir topluluğuz. Derneğin bugünlere gelme aşamalarını bir ağaca
benzetecek olursak; Derneğin kurulması, tohumun toprağa düşüşü gibi bu
birlikteliğin ilk adımını oluştururken, yaygınlaştırılması ve şahsiyet
kazanmasını tohumun köklenmesi gibi düşünebiliriz. Üretime geçilip
etkinliklerin düzenlenmesi ise bu güzel ağacın meyveleri olarak karşımıza
çıkıyor ve şu anda TOBB ETÜ MED, emeği geçen arkadaşların özverili desteğiyle
en güzel meyvelerini biz mezunlarımızın önüne seriyor. Özellikle büyüme
aşamaları ve fazlar arasındaki geçiş süreçleri zorlu ve sancılı yaşanır. Bu
sancılara tamamen gönüllülük esasıyla ortak olan tüm yönetim kurulu üyeleri,
komisyon üyeleri ve çalışan arkadaşlarımıza tüm mezunlarımızın fert fert
teşekkür etmesi gerektiğine inanıyorum ve bu yükün altına omuz koyan herkese
şükranlarımı sunuyorum. Her ne kadar uzakta olsak da TOBB ETÜ MED’in
çalışmalarını yakından takip edip gerçekleştirmiş olduğu sosyal, mesleki ve
kültürel etkinlikleri çok başarılı buluyorum. Özellikle benim de ilgi alanımı
oluşturan sosyal medya kullanımı ile her zaman önem verdiğim sosyal sorumluluk
projeleri bir mezun olarak beni oldukça memnun ediyor. Mezunlar arasındaki
ilişkilerin geliştirilmesi için yapılan diğer çalışmalara, yeni web sitemize, aylık
gerçekleştirilen röportajlara, kültürel etkinliklere ve açık bir şekilde
görünmeyen diğer bütün desteklerinize büyük saygı duyuyorum ve başarılarınızın devamını
diliyorum.
TOBB
ETÜ Mezunlar Derneğinden beklentileriniz nelerdir?
Bu güler yüzünüzün ve dünyanın dört yanına
yayılmış mezunlarımıza bilin(mey)en desteklerinizin dünya döndükçe devam
etmesini ümit ediyorum. Bunun yanı sıra Derneğimizden değil fakat
mezunlarımızdan, üniversitede eğitimine devam eden öğrencilerimizden ve
üniversitemiz yönetici ve akademik kadrosundan Derneğimize destek olmaları
yönünde bir beklentim bulunduğunu da bu vesileyle tekrarlamak istiyorum.
Yoğun programınızda bizlere zaman ayırdığınız için
teşekkür ederiz.