TOBB ETÜ Mezunlar Derneği’nin röportajlar köşesinde bu ay SPK’da görev yapan İşletme
Bölümü 2013 lisans ve 2021 yüksek lisans mezunumuz Tuğçe AYDOĞAN ÇETE’yi
ağırlıyoruz.
Tuğçe Hanım öncelikle röportaj davetimizi kabul ettiğiniz için teşekkür
ederiz. Tuğçe Aydoğan Çete kimdir, bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
Öncelikle,
1990 yılı Ankara doğumluyum. 2013 yılında İşletme bölümünden mezun olduktan
sonra 2014 yılında Sermaye Piyasası Kurulu’na başladım ve halen burada
çalışıyorum. 2021 yılında TOBB ETÜ İşletme yüksek lisansından mezun oldum. 2023
yılı Bahar döneminde TOBB ETÜ’de yarı-zamanlı öğretim görevlisi olarak “Para ve
Sermaye Piyasalarında Özel Konular” adlı dersi verdim, mezunu olduğum okulda yıllar
sonra öğretim görevlisi olarak ders vermek benim için ayrı keyif ve gurur oldu.
TOBB ETÜ’yü tercih etmenizde en önemli
etkenler neler oldu? Üniversitede geçirmiş olduğunuz eğitim-öğretim dönemleriniz
ile ilgili bizlerle neler paylaşmak istersiniz?
2008 yılı üniversite sınavı Türkiye 510 uncusu
olarak, üniversite tercihi her öğrenci gibi benim için de son derece kritik ve
karar vermesi zor bir süreçti. O dönem birçok üniversitenin tanıtımlarına
katıldım ve yetkilileri ile görüştüm. TOBB ETÜ tanıtımına katıldığımda
kafamdaki çoğu sorunun yanıtını bulduğu gördüm. Benim için okulun akademik
başarısının yanı sıra iş olanakları da çok önemliydi. Bu anlamda, TOBB ETÜ’nün
iş dünyası ve akademiyi bir araya getiren ortak eğitim modeli öğrenciler için
çok önemli fırsatları barındırmaktadır.
TOBB ETÜ benim için her zaman okuldan fazlası oldu.
Bölümden mezun olduğumdan bugüne TOBB ETÜ ile olan bağım hiç kopmadı
diyebilirim. Özellikle kendi bölümüm olduğu için çok rahat söyleyebilirim ki
İşletme bölümü hocalarımızın her zaman sohbet için dahi kapıları açıktır. Hem
öğrenci olarak hem de yarı akademisyen olarak her zaman kendimi TOBB ETÜ’ye ait
hissettim, okulumuzdaki çoğu öğrencinin ve akademisyenlerinde bu şekilde
hissettiğini düşünüyorum.
TOBB
ETÜ İşletme Bölümü lisans ve sonrasında yüksek lisans öğreniminizi
tamamladınız. Sizi İşletme alanını seçmeye yönlendiren bir hikayeniz var mı?
Açıkçası, bölüm tercihi yaparken ne istediğimden
daha ziyade ne istemediğimi net olarak biliyordum. Ayrıca, TOBB ETÜ tanıtımına
geldiğimde işletme bölümünün akademik camiada kendini kanıtlamış ve aynı
zamanda sektörü de takip eden kıymetli akademisyenlerinin olması beni bu bölümü
okumaya yönlendirdi diyebilirim.
İşletme bölümünün zaman zaman tam olarak neye
karşılık geldiği ya da “meslek” olup olmadığına yönelik tartışmalar da olsa,
bölümün içerisinde iktisadi ve idari bilimlere dair birçok konuyu barındırması nedeniyle
birden fazla alanda bilgi edinilmesi aslında önemli bir avantajdır. Ayrıca,
TOBB ETÜ İşletme bölümünde üçüncü sınıfta öğrencilerin “finans-muhasebe” ve “pazarlama”
gibi uzmanlaşabileceği alanlara yönlendirilmesi ve bu alanlara yönelik özel
derslerin açılması bölümü okuyan öğrencilerin ilgi duydukları alanlarında uzmanlaşma
imkânı sağlamaktadır. Nitekim bu durum benim için de böyle oldu. Küçüklüğümden
beri rakamlarla aram hep iyiydi ve ekonomiye karşı meraklıydım. TOBB ETÜ
İşletme bölümünde de “finans-muhasebe” alanını seçerek üçüncü sınıftan itibaren
ağırlıklı bu alana yönelik dersleri almamın bugün olduğum yer itibarıyla iş
hayatımda pozitif katkılarının olduğunu görüyorum.
Peki,
biraz da ortak eğitim hakkında konuşalım. TOBB ETÜ’nün Ortak Eğitim Modeli
anlayışını nasıl değerlendiriyorsunuz? Kendi tecrübelerinizi de göz önünde
bulundurarak öğrencilerin bu dönemi daha verimli bir şekilde geçirebilmeleri
için ne gibi tavsiyeler verebilirsiniz?
Ortak eğitim programı benim TOBB ETÜ’yü tercih
etmemin nedenleri arasında birinci sırada yer alıyordu diyebilirim. Ortak
eğitim dönemi boyunca üç farklı yerde çalıştım ve bu sayede iş hayatına dair
neyi isteyip neyi istetemediğimi daha net anladım. İş hayatında beklentilerin
ne olduğuna dair yerinde inceleme fırsatım oldu ki yaklaşık bir yıllık farklı
yerlerde edinilen tecrübeyle mezun olmak sizi rakiplerinizden daha avantajlı
kılıyor. Ayrıca, ortak eğitimde birçok insanla tanışıyorsunuz ve mezun
olduğunuz anda hem deneyim hem de network anlamında rakiplerinize kıyasla daha
avantajlı oluyorsunuz. Nitekim, ben de ortak eğitimde çalıştığım yerlerde
tanışığım insanlarla halen görüşmekteyim hatta bazen ortak iş alanlarımız dahi
doğuyor ve güzel bir sinerji ortamı yakalıyoruz.
Mezun
olduktan sonra iş hayatına başlama süreciniz nasıl gelişti? Şu an görev yapmış olduğunuz Sermaye Piyasası
Kurulu (SPK)’daki çalışma ortamınız ve görev pozisyonunuz ile ilgili okurlarımızla neler paylaşmak istersiniz?
Ortak
eğitim programında edindiğim tecrübeler ve gözlemler neticesinde okuldan mezun
olmadan nerede çalışmak istediğime dair fikirler kafamda oluşmaya başlamıştı.
SPK, BDDK ve Merkez Bankası gibi üst kurumların sınavlarına çalışmaya başladım
ve sınavlar sonrası 2014 yılında SPK’da uzman yardımcısı olarak göreve
başladım. Ortak eğitim dönemleri boyunca çalıştığım yerlerin ikisi olan ATO ve
TOBB’da girişimcilik ve girişimcilik finansmanı alanlarında tecrübe edinme
fırsatı bulmuştum. Yaklaşık 9 yıldır çalıştığım SPK’da girişimcilik ve girişim
finansmanı üzerine düzenlemelerde çalışmaktayım. Bugün çalıştığım konularda
şüphesiz ortak eğitimde edindiğim tecrübelerin ve networkun de etkileri vardır.
Bunun yanı sıra, TOBB ETÜ İşletme yüksek lisans programında “Girişim Finansmanında
Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarının Rolü ve Önemi” adlı tezim girişim
sermayesi yatırım fonlarına ilişkin Türkiye’de yazılan ilk kaynak
niteliğindedir.
SPK,
Türkiye’nin en önemli ekonomi kurumlarından biri olmakla birlikte aynı zamanda
kendi alanında her an gelişime ve değişime açık bir okul gibidir. Günümüzde
dijitalleşmenin, finansal okuryazarlığın artması ve genç nüfus ile birlikte Borsaya
olan ilgi artmış durumda ve her geçen gün de bu artış devam etmektedir. Bu
anlamda SPK’da edindiğim hem teknik hem de pratik bilgileri bir zamanlar benim
de öğrenci olduğum okulumda masanın diğer tarafına geçerek öğrencilerle paylaşma
fırsatı bulmam da benim için ayrı bir heyecan kaynağı oldu.
İşletme Bölümünden mezun olacak ve kariyer planlaması yapmak isteyen TOBB
ETÜ’lülere verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?
İşletme
bölümünün, ekonomi, hukuk, muhasebe ve pazarlama gibi birçok alanın temel
hususlarını barındıran bir bölüm olması öğrencilere hem avantaj hem de dezavantaj
sağlamaktadır. Bu anlamda, öğrencilerin ilgi alanları üzerine sadece akademik
olarak değil dünyada olup biten gelişmeleri takip etmesinin önemli olduğunu
düşünüyorum. Tezimde de araştırmasına somut verilerle ortaya sunduğum üzere
ülkemizde müthiş bir girişimcilik potansiyeli var ve bu girişimcilik ateşinin
çoğunlukla üniversite yıllarında kıvılcım aldığı görülmektedir. Kaldı ki, TOBB
ETÜ Garaj gibi yapılarıyla kendi içerisinde girişimciliği çok destekleyen bir
okul olma özelliğine sahiptir. Bu anlamda, akademinin yanında güncel
gelişmeleri de takip etmenin işletme bölümü öğrencileri için önemli olduğunu
düşünüyorum. TOBB ETÜ hem lisans hem yüksek lisans mezunu ve aynı zamanda yarı
zamanlı öğretim görevlisi olarak sadece teknik bilginin iş hayatında yeterli
olmadığı kanaatindeyim.
Sosyal hayatta neler yapıyorsunuz? Yorucu
iş temponuzda kendinize nasıl vakit ayırabiliyorsunuz?
Açıkçası,
son yıllarda giderek artan iş temposunun yanında devam eden akademik süreçler
ile birlikte kendime vakit ayırmakta zorlansam da hayatta her şeyin bir denge
içerisinde olması gerektiğine inananlardanım. Zaman bulabildiğim her an küçük
tatiller gibi etkinliklerle kendimi ödüllendirmeye çalışıyorum. Bunun yanı sıra,
son zamanlarda biraz bozulsa da genel anlamda düzenli olarak spora gitmeye
çalışıyorum. En önemlisi ise, ailem ve arkadaşlarımla kaliteli vakit geçirmek
benim için olmazsa olmazlar arasındadır.
TOBB ETÜ Mezunlar Derneği hakkındaki
düşüncelerinizi ve beklentilerinizi öğrenebilir miyiz?
Mezunlar
derneğinin çalışmaları bizler için çok kıymetli bu yüzden hem bütün çalışmalarınız
hem de bu sayı da bana yer verdiğiniz için teşekkürlerimi sunuyorum. Mezunlar
derneği etkinliklerinin bazılarında öğrencilik hayatımda hiç karşılaşmadığım
çok başarılı arkadaşlarımla tanışma fırsatı buldum ki bu durum ben ve benim gibi
birçok mezun için önemli bir etkileşim oluşturmaktadır. Bu sayede, iş hayatında
TOBB ETÜ mezunları olarak çok daha güçlü ve birlik içerisinde olabiliyoruz.
Son
olarak, TOBB ETÜ Mezunlar Derneğinde emeği geçen tüm arkadaşlarıma tekrar
teşekkür ediyor, mezunlar derneğinin çalışma ve başarılarının daha da artmasını
temenni ediyorum.
2023 yılının Haziran ayı konuğu olarak bizlere değerli
zamanınızı ayırdığınız için okuyucularımız ve TOBB ETÜ Mezunlar Derneği adına
teşekkürlerimizi sunuyoruz. Yaşamınız boyunca başarılarınızın artarak devam
etmesini temenni ediyoruz.