TOBB ETÜ Mezunlar Derneği’nin Röportajlar
köşesinde bu ay, İşletme Bölümü 2018 yılı mezunumuz olan ve Çankutsan Ambalaj Sanayi
Ticaret Anonim Şirketi’nde Yönetici pozisyonunda bulunan Alperen Ceceli’yi
ağırlıyoruz.
Alperen Bey öncelikle röportaj davetimizi
kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Alperen Ceceli kimdir, bize biraz
kendinizden bahsedebilir misiniz?
Öncelikle röportaj davetiniz için çok
teşekkür ediyorum. 1995 yılında Ankara’da doğdum. İlkokul ve lise öğrenimlerimi
Ankara’da tamamladıktan sonra 2013 yılında TOBB ETÜ İktisadi İdari Bilimler
Fakültesi, İşletme Bölümünü burslu olarak kazandım. 2018 yılı Nisan ayında
mezun olduktan sonra haziran ayında Uluslararası alanda 4 büyük denetim
şirketinden biri olan PriceWaterhouseCoopers Şirketi Ankara ofisi “Bağımsız
Denetim” Departmanında işe başladım. Aynı sene “Serbest Muhasebeci Mali
Müşavirlik” stajımı da sınavı geçerek başlattım. 2021 yılında PwC’den ayrılıp
Çankutsan Ambalaj Sanayi Ticaret Anonim Şirketinde “Fabrika Müdürü” olarak
çalışmaya başladım ve hala firmada çalışmaya devam ediyorum.
Aynı zamanda 2021 yılında PwC’den ayrıldıktan
sonra “BDM Bağımsız Denetim A.Ş” ekibine katılarak denetim sektörü ile de
bağlarımı hala devam ettirmekteyim.
2018 yılında üniversiteden mezun olduğum gün
TOBB ETÜ Mezunlar Derneği’ne kaydoldum ve 2021 yılında yapılan seçimlerde
derneğimizin yönetim kurulu üyesi olarak seçildim. 2021 yılından beri de
derneğin yönetim kurulu sayman üyesi olarak görev yapmaktayım.
TOBB ETÜ’yü tercih etme sebebinizi
öğrenebilir miyiz? TOBB ETÜ’de geçirmiş olduğunuz eğitim-öğretim yıllarınız ile
ilgili bizlerle neler paylaşmak istersiniz?
Üniversitede tercih edilen bölüm çoğu zaman
öğrencilerin geleceklerinde çalışacakları alanında büyük bir ölçüde tercihi
oluyor. TOBB ETÜ’de işletme okuyan öğrenciler diğer üniversitelerden farklı
olarak 3. Sınıfta gelecekte çalışmak istedikleri alan ile alakalı olarak bir
uzmanlık dalı belirleyip bu alanda eğitim alarak teorik olarak uzmanlaşıyorlar.
Sonra ortak eğitimle bu alanı destekleyerek mezun olduklarında 1.5-2 yıl
deneyimli bir çalışanın tecrübesine sahip oluyorlar. Okulun sunmuş olduğu bu
sistem benim tercih etmemde en önemli sebep oldu. Mezun olduktan sonra katılmış
olduğum mülakatlar bana ne kadar doğru bir tercih yaptığımı göstermiş oldu.
TOBB ETÜ’de çok güzel bir üniversite hayatı
geçirdim. Üniversite hayatımda çok aktif bir öğrenci olduğumu söyleyebilirim.
Birçok öğrencinin üniversitede geçirdiği zamanın büyük bir bölümü derslerde
geçerken benim tam aksine öğrenci topluluklarında düzenlenen ve benim de
düzenlemiş olduğum etkinliklerde geçti diyebilirim. Üniversite hayatımın ilk
haftasından itibaren öğrenci topluluklarında aktif roller oynadım ve 2. Sınıfta
İGE topluluğunun başkanlığını yaptım. Bu topluluklarda düzenlemiş olduğumuz
etkinler sayesinde hem birçok kaliteli ismi dinleyip tecrübelerine ortak oldum
hem de düzenleyen ekiplerde olmam sebebiyle bu isimlerle birebir tanışma
fırsatım oldu. Kişisel Network’ün çok önemli olduğu bu dönemlerde öğrencilere
en büyük tavsiyem bu topluluklarda mutlaka aktif rol almaları olur. Gerek
kampüsün küçük olması gerek öğrenci topluluklarında aktif roller almak
üniversitede bulunan her bölümden de arkadaşlarım olmasını sağladı. TOBB ETÜ’de
kazandığım bu arkadaşlarım şu anda sosyal hayatımın da büyük bir bölümünü
oluşturuyor. Bu arkadaşlıkların en güzeli olan eşimle de TOBB ETÜ’de tanıştık,
kendisi 2020 yılı TOBB ETÜ işletme bölümü mezunu.
Derslerden ve öğrenci topluluklarından kalan
zamanlarda ise okulun içinde bulunan kafelerde çoğunlukla vaktimi geçiriyordum.
Orada geçirdiğimiz zamanları, konuştuğumuz konuları düşündüğümde tekrardan
üniversite hayatına dönmek istediğimi söyleyebilirim. Üniversiteye dair en çok
özlediğim şeyler Sultan ve Nar kafe önünde geçirdiğim zamanlar diyebilirim.
Sizi İşletme Bölümünü
okumaya sevk eden bir hikâyeniz var mı? Varsa bizimle paylaşır mısınız?
Üniversite sınavına hazırlanırken ailemin de
yaptığı meslek olması ve ilgilimi çekmesi sebebi ile muhasebe ve denetim
alanında çalışmak istiyordum. Bu sebeple iktisat veya İşletme bölümlerinden
birini tercih etmem gerekiyordu ancak tercih dönemine kadar bir karar
verememiştim. Üniversite tanıtım günlerinde hocalarımın yönlendirmesi ile
denetim alanı için ideal bölümün İşletme olduğuna beraber karar verdik ve bu
şekilde İşletme bölümünü tercih etmiş oldum.
Peki, biraz da ortak eğitim hakkında
konuşalım. TOBB ETÜ’nün Ortak Eğitim Modeli anlayışını nasıl
değerlendiriyorsunuz? Şu anda kariyer hayatınızda, yapmış olduğunuz stajlarda
elde ettiğiniz tecrübelerden yararlanıyor musunuz?
Okurken birçoğumuz fark etmiyor olsak bile
mezun olduktan sonra anlaşılıyor ki ortak eğitim öğrenciler için bulunmaz bir
nimet. Birçok öğrenci okurken hangi alanda çalışmak istediğine karar veremiyor.
Bir aylık staj programlarına katılsalar bile ilk haftası alışma son haftası
rapor yazma aradaki iki haftalık süreçte de yapılan iş ile alakalı çoğu zaman
bir şey öğrenemiyorlar. Ancak TOBB ETÜ öğrencileri ortak eğitim sayesinde yılın
çeyreğinden fazlasını firmalarda firmanın bir çalışanı gibi geçirdikleri için ortak
eğitime katıldıkları şirkete, şirkette çalıştıkları departmana ve şirketin
bulunduğu sektöre fazlasıyla hâkim oluyorlar. Bunu üç dönem yaptıklarında ise
TOBB ETÜ öğrencileri ne istediklerini ve kendilerinden ne istendiğini bilen
çalışanlar olarak mezun oluyorlar. Yani aslında ortak eğitim programı
öğrencilere şirketlerin aradıkları “tecrübeli mezun” sıfatını kazandırmış
oluyor.
Ortak eğitim iş tecrübesinin ve sektör
tecrübesinin yanı sıra öğrencilere aslında mezuniyet sonrası hayatın bir
fragmanını da göstermiş oluyor. Şu anda çalışmış olduğum firmada yaşamış
olduğumuz en büyük sıkıntı yeni mezun işe başlayan çalışma arkadaşlarımız 1-2
sene içerisinde çalışma hayatına alışamamaktan kaynaklı potansiyellerini
kaybederek hızlıca iş değiştirmeleri. Ortak Eğitim programı öğrencilerimize bu
deneyimi de fazlası ile sağlıyor.
Ben bütün ortak eğitimlerimi denetim alanında
gerçekleştirdim. Üniversiteye başladığımda hedefim dört büyük denetim
firmasından birinde çalışmaya başlamaktı ve bu doğrultuda bu dört firmanın üç
tanesinde ortak eğitimimi gerçekleştirdim (PwC, KPMG ve E&Y). Stajlarım
sayesinde hangi firmanın hangi departmanında çalışacağıma karar vermiş oldum,
bu sektör için gerçekten önemli bir karar aşaması. Çoğu sektör çalışanı bu
kararının doğruluğunu veya yanlışlığını kariyerinin iki veya üçüncü yıllarında
anlarken ben ortak eğitim programı sayesinde mezun olduğumda vermiştim. Aynı
zamanda bu dört büyük firma çalışanlarını her yılın Eylül-Ekim aylarında işe
başlatırken ve mülakatlar ortalama olarak bir ay sürerken benim üç ortak eğitim
dönemini de bu firmalarda başarılı olarak tamamlamış olmam sebebiyle
mülakatlarım toplamda bir hafta sürdü ve haziran ayında erken bir şekilde işe
başlamış oldum. Ortak eğitim sürecinde edinmiş olduğum tecrübeler kariyerimde
beni her zaman bir adım ileri götürdü.
Geleceğe dönük hedef ve hayalleriniz nelerdir?
Geleceğe
yönelik olarak kariyer hedeflerim arasında şu anda bulunduğu sektörün en büyük
on firmasından biri olan Çankutsan Ambalaj’ı sektör lideri konumuna getirmek
olduğunu kolaylıkla söyleyebilirim. Ancak benim için her zaman en önemli başarı
mevcutta devam eden işlerde fark yaratmaktır. Hayatın her alanında bence
kişilerin mevcut yapmış oldukları her işte ufak bile olsa bir fark yaratmaları
çok önemlidir.
Kişisel olarak
ise en büyük hayalim sakin bir hayat yaşamak. Kendim de dahil etrafımda bulunan
herkesin günlük telaşlar, yoğunluklar ve stresler içinde kaybolup gittiğini
görebiliyorum. Bence kişinin en zor başaracağı şey günlük akıp giden işlerin
arasında sakin bir hayat sürebilmek.
TOBB
ETÜ öğrencilerine mezuniyet sonrası için verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?
Öğrencilerin mezuniyet sonrasında yaşadığını
gördüğüm en büyük sıkıntı bir an önce işe girme beklentisinin vermiş olduğu
stres. Öğrencilere ve yeni mezun arkadaşlara tavsiyem bu strese girmenize hiç
gerek yok. Er ya da geç mutlaka bir işe gireceksiniz. Bu durumu bir stres
unsuru haline getirirseniz yanlış iş/işletme/sektör tercihleri yapabilirsiniz.
Vereceğim ikinci tavsiye ise her zaman ilk seferinde size en uygun
işi/işletmeyi/sektörü bulamayabilirsiniz, bulsanız bile size ilk başta öyle
gelmeyebilir bu sebeple sabretmek çok önemli.
Yeni mezun
arkadaşlarımızda gördüğüm en büyük yanlış sürekli iş değiştiriyor olmaları.
Bugün 1-2 yıl önce mezun olmuş kişilerin 3-4 farklı firmada farklı farklı
pozisyonlarda çalıştığını görüyoruz. Çalışma hayatının 30-35 yıl olduğunu
düşünürsek bu gerçekten 2 sene için çok fazla. Bu değişikliklerin birçoğunun
maaş sebebiyle olduğunu görüyoruz. Yeni mezunlara ve öğrencilere verebileceğim
en önemli tavsiye iş tercihlerini verilen maaşa göre değil sunulan kariyer
planına göre yapmaları ve firmalardan küçük sebeplerle hızlıca ayrılmaları
değil sabrederek uzun süreli kariyer planlamaları yapmaları olur. Birçok farklı
işte ve firmada çalışmaktansa tek pozisyonda ve uzun süreli olarak firmalarda
çalışmak her zaman için çok daha kıymetli. Çalışacağınız firmaları tercih
ederken firmanın çalışanlarına verdiği değeri mutlaka göz önünde bulundurun.
Sizin hem kariyer hem de kişisel gelişiminizi destekleyecek şirketleri tercih
edin.
Üniversite
hayatında çok çalışmak ve başarılı olmak kesinlikle çok önemli ancak günümüz iş
çevresinde çalışanların sosyal yönlerinin de akademik/iş başarıları kadar
önemli olduğunu görüyoruz. Sosyal hayatınızda yapmış olduğunuz aktivitelerden
ödün vermeyin, sosyal hayatınıza mutlaka yatırım yapın.
Sosyal hayatta Alperen Bey kimdir? Yorucu
iş temponuzda kendinize vakit ayırabiliyor musunuz?
Günlük
yaşantımda kendimi neşeli biri olarak tanımlayabilirim. Sosyal hayatıma her
zaman çok önem veririm. Ne kadar yoğun çalışırsam çalışayım sosyal hayatıma her
zaman vakit ayırırım. Kişilerin yorucu iş temposundan sıyrılıp rahatlaması için
mutlaka hobileri olması gerektiğini düşünüyorum. Ancak kitap okumak, müzik
dinlemek gibi klişe şeyleri bu hobilerden saymıyorum bunları zaten kişiler için
bir ihtiyaç olarak görüyorum. Ben haftada belirli bir zamanımı lego yapmaya
ayırıyorum. Her hafta en az 2 saat mutlaka lego yapıyorum. Koyu bir Beşiktaş
taraftarıyım. Beşiktaş’ın basketbol ve futbol maçlarını kaçırmadan takip etmeye
çalışıyorum. Bunun dışında eşimle ve arkadaşlarımla kaliteli vakit geçirmeyi
ihmal etmiyorum.
TOBB ETÜ Mezunlar Derneği hakkındaki
düşünceleriniz, beklentileriniz nelerdir?
TOBB ETÜ mezunlar derneği ile ilk defa 2016
yılında tanıştım, o dönem başkanı olduğum topluluk ve mezunlar derneği ile
öğrencilerin mezunlarla buluştuğu güzel bir etkinlik gerçekleştirmiştik. Bu
mezunların öğrencilerle bir araya geldiği ilk etkinlikti ve o günden itibaren
de mezun öğrenci buluşmaları geleneksel bir hale geldi. Aynı zamanda 2021
yılından itibaren yapılan mezun ziyaretleri ile de dernek daha çok mezunu ile
birebir temas etmeye başladı. Mezunlar Derneğinin mezunlara birebir ulaşması ve
onların dertlerini, isteklerini beklentilerini birinci ağızdan dinlemesi
gerçekten çok kıymetli. Ayrıca derneğin yapmış olduğu workshop’lar ve mezun
buluşmaları gibi etkinliklerle mezunlara sürekli gidebilecekleri bir yer
olduğunu hatırlatması bence çok önemli. Derneğimiz bu işi şu anda hem öğrenci
hem mezun ayağında çok iyi yönetiyor.
2024
yılının Mart ayı konuğu olarak bizlere değerli zamanınızı ayırdığınız ve
bizleri kırmadığınız için okuyucularımız ve TOBB ETÜ Mezunlar Derneği adına
teşekkürlerimizi sunuyor, başarılarınızın artarak devam etmesini diliyoruz.