TOBB ETÜ Endüstri
Mühendisliği bölümü mezunumuz ve Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezleri A.Ş. (MEYBEM) Genel Müdürü A. Saygın BABAN’ı sizlerle buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz.
Kısaca kendinizden
bahsedebilir misiniz?
Üniversitemizin Endüstri Mühendisliği
bölümünün ilk mezunuyum. İzmir’de doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi İzmir’de
tamamladım. Sosyal bir ortamda büyüdüğüm
için lise yıllarımda, her zaman müzik ve spor ile iç içe oldum. Piyano ve
özellikle yüzme ve yelken gibi su sporları ile ilgilendim. Lise yıllarımda
derslerimde başarı sağlayarak, okulumu ve İzmir’i matematik yarışmaları ve
şampiyonalarında temsil ettim.
Yaklaşık 11 yıldır Ankara’dayım. Mezun
olduktan sonra, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde çalışmaya başladım.
Farklı pozisyonlarda birçok ulusal ve uluslararası projede görev aldım. İş
dışında, kendime vakit ayırmaya çalışıyorum. Ayrıca alanımla ilgili faaliyet
gösteren sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarına destek oluyorum.
TOBB ETÜ’de geçirmiş olduğunuz
eğitim-öğretim yıllarınız ile ilgili bizlerle neler paylaşmak istersiniz?
Üniversite tercihlerini
yaptığım yıllarda, TOBB ETÜ henüz mezun vermemişti ve tercih yapacağım bölüm
yeni açılmıştı. Gerek eğitim kadrosunun kuvvetli olması, gerekse de TOBB
Başkanımızın üniversitemiz ile yakın ilgisini görerek, biraz da risk alarak,
Endüstri Mühendisliği bölümünü tercih ettim.
Hazırlığı
atlayarak, doğrudan eğitimime başladım. Birinci ve ikinci yılımda, Ankara’ya
adapte olmaya çalıştım, dolayısıyla derslerimi biraz ihmal ettim. Ancak diğer
yıllarda aradaki farkı kapatarak, son yılımda tam başarı bursu aldım. Dersler
dışında bahar şenliği komitesinde görev almak başta olmak üzere birçok
faaliyette yer almaya özen gösterdim.
Eğitim süreci
içerisinde özellikle ortak eğitimler, gelecek planlamamı oluşturmak açısından
çok faydalı oldu. En azından hangi süreçlerde çalışmayacağımı anladım ve mezun
olduktan sonra da kendime uygun pozisyonlar aradım.
Üniversiteye başladığım yıllarda, sadece
tek bir yerleşkede eğitim faaliyeti yürütülürken, yapılan yeni yatırımlarla
üniversitemiz bir eğitim kampüsü haline geldi. Dolayısıyla eğitim-öğretim
kalitesi de eş zamanlı olarak yükseldi. Bu kapsamda, üniversitemizin geldiği
noktayı, memnuniyetle takip ediyorum.
Yüksek lisanslarınızı hangi
Üniversitelerde ve bölümlerde gerçekleştirdiniz? Bu bölümlerde eğitiminize devam
etme nedeninizi öğrenebilir miyiz?
Önemli bir
akademisyen, endüstri mühendisliğini, her kapının kilidini açan bir maymuncuk
olarak nitelemişti. İlave yapmak gerekirse; Endüstri Mühendisliği, diğer
Mühendislik alanları başta olmak üzere Finans, İşletme Yönetimi, Muhasebe gibi
her bölümden bir şeyler bilmeniz gereken multidisipliner bir alan. Dolayısıyla,
eğitiminize devam ederken diğer bölümlerin de ilginizi çektiğini görüyorsunuz.
Her ne kadar üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra, yüksek lisansa başlamak
istesem de, TOBB ETÜ’deki öğretim üyelerinden, bende çok emeği olan bir hocamın
tavsiyesiyle, iş hayatında başladıktan sonra yüksek lisansa başlamaya karar
verdim.
İş hayatındaki
ikinci senemde farklı branşlardaki tekniklerden de yararlanılması gerektiğini
düşünerek, Hacettepe Üniversitesi İstatistik yüksek lisans programına başladım.
İstatistik bilimi, özellikle görev aldığım projelerde elde edilen verilerden
bilgi ve bilgiden de politika üretme aşamalarında yeni teknikler öğrenmemi
sağladı.
Buna ilave
olarak, Çankaya Üniversitesi’nde devam etmekte olduğum Finansal Ekonomi yüksek
lisans programında, işletme yönetimi ve kaynakların etkin yönetilmesi konularında
oldukça önemli bilgiler öğreniyorum.
UMEM BECERİ’10 projesinin var oluşundan
bugüne kadar ki gelinen süreçten bahsedebilir misiniz?
UMEM projesi
kamu, özel sektör ve üniversite işbirliğinde ülkemizin en önemli sorunu olan
nitelikli eleman sorununa çözüm üretmek amacıyla başlatılan bir seferberlik.
2010 yılında
başlattığımız proje ile firmalarımızın nitelikli eleman ihtiyaçları
doğrultusunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye İş Kurumu ve Milli
Eğitim Bakanlığı işbirliğinde iş bulamayan kişilere yönelik kısa süreli meslek
edindirme kursları düzenledik.
6 yıl
uygulanan proje ile 300 bine yakın kişi meslek sahibi oldu, kurslarını
başarıyla bitiren kişilerin de %70’inin istihdamı sağlandı.
Gerek merkezi düzeyde
gerekse de yerelde uygulanan projenin, tasarım aşamasından, bilgi yönetim
sisteminin geliştirilmesi, proje web sitesinin oluşturulmasından, ulusal ve
uluslararası toplantılarda projenin tanıtımına kadar birçok aşamada görev
aldım. Projenin 2. yılından itibaren özel sektör tarafındaki koordinasyondan
sorumlu oldum.
Projemiz
geçtiğimiz yıl misyonunu başarıyla tamamladı. Gelinen noktada, bir yandan
ülkemizin kanayan yarası nitelikli eleman problemine çözüm ararken, diğer
yandan TOBB’a bağlı 81 il ve 160 ilçede faaliyet gösteren oda ve borsalarımız
ile birlikte bu alanda farkındalık oluşturduk.
UMEM BECERİ’10 projesinin haricinde
çalışmış olduğunuz projeleriniz var mıdır?
UMEM projesi
dışında, firmalarımızın %99,5’ini oluşturan KOBİ’lerin (Küçük ve Orta
Büyüklükteki İşletmeler) rekabet seviyesinin artırılması için bazı çalışmalarda
yer aldım. KOBİ’lere bilgi desteği sağlamak üzere kurulan KOBİ Bilgi Sitesi’nin revize edilmesi, KOBİ’lerin Avrupa Birliği desteklerine erişimini
sağlamak için her yıl kutlanan Avrupa KOBİ Haftası’nda ulusal koordinatörlük
görevi yürütülmesi, KOBİ’lerin destek ve teşvik veren kurum/kuruluşlarla
buluşturulması amacıyla seminer, toplantı vb. organize edilmesi gibi birçok
görev üstlendim.
Şu anda Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezleri A.Ş. de Genel Müdür olarak
çalışmaktasınız. Bizlere biraz iş tanımınızdan bahsedebilir misiniz?
MEYBEM,
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin bir iştiraki olarak 2014 yılında
kuruldu. Amacımız, ölümlü iş kazalarının önlenmesi ve tehlikeli mesleklerde
çalışan kişilerin uluslararası standartlara göre belgelendirilmesi. Biraz
sektörümüzü tanıtmak gerekirse, ülkemizde tehlikeli ve çok tehlikeli
mesleklerde çalışan 7 milyona yakın çalışan var. Bu kişiler, inşaat,
madencilik, sanayi gibi riskli sektörlerde çalışıyor.
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı tarafından geçtiğimiz yıl yapılan Kanun değişikliği ile
tehlikeli ve çok tehlikeli mesleklerde çalışan kişilerin belgesiz çalışması
yasaklandı.
Biz de MEYBEM
Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezleri olarak, inşaat, metal, makine,
asansör gibi ana sektörlerde çalışan kişileri, uluslararası standartlara uygun
olarak belgelendirerek, hem teknolojik gelişmeler konusunda bilgilendiriyor,
hem de İş Sağlığı Güvenliği ve Çevre Emniyeti gibi konularda
bilinçlendiriyoruz.
Şirketin, kuruluşundan
bu yana farklı kademelerde görev aldım. Mevcut pozisyonumun gereği olarak
şirket politikasının üst yönetim ile belirlenmesi, merkezin diğer kuruluşlar
nezdinde temsil edilmesi, finansal operasyonların yürütülmesi, yetki ve
akreditasyon kurallarının sürdürülebilirliğinin sağlanması, sınav ve
belgelendirme süreçlerinin koordine edilmesi gibi birçok ana sürecin etkin bir
şekilde yürütülmesi ve sürdürülmesinden sorumluyum.
2014’te tek
kişi olarak başladığımız çalışmalarımızı, gelinen noktada 12 kişiyle yürütmeye
devam ediyoruz. Türkiye’nin 81 il ve 160 ilçesinde sınav ve belgelendirme
hizmeti veriyoruz. Hedefimiz aylık 2.000 kişiye sınav ve belgelendirme hizmeti
vererek, belgelendirme hizmetini tabana yaymak.
Gelecek ile ilgili kariyer planlamanız var
mıdır?
Kısa ve orta
vadede, MEYBEM’in yetkisi dâhilinde bulunan meslekleri artırarak, tehlikeli ve
çok tehlikeli mesleklerin tamamında sınav ve belgelendirme hizmeti verecek bir
sistem kurmayı hedefliyorum.
Uzun vadede
ise, girişimciliğe yönelmek ve önemli bir sivil toplum kuruluşunu temsil etme
hedefim var.
TOBB ETÜ Mezunlar Derneği olarak bizden
beklentilerinizi öğrenebilir miyiz?
Mezunlar Derneği, son yıllarda önemli
çalışmalara imza attı. Beklentim, eski mezunlar ile yeni mezunları bir araya getirecek
aktivitelere ağırlık verilmesi. Çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
Çalışma hayatınızda başarılarınızın
devamını temenni ederiz….