ATABERK KIRKAN 01.04.2020

TOBB ETÜ Mezunlar Derneği ,Nisan ayı Röportajlar köşesinde bu ay,Görsel İletişim Tasarım Bölümü 2018 Mezunumuz Ataberk KIRKAN’ı ağırlıyor.

Ataberk Kırkan kimdir? Ataberk Bey,bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

1994 Ankara doğumluyum.Hayatı sosyal ve aktif olarak yaşamayı seven birisiyim. Fotoğraf çekmeyi, otomobilleri, resim yapmayı,  tiyatro, sinema, sanat galerisi, müzeler vb. yerlere gitmek beni çok mutlu eder. Sanat benim için hayatın içinde var olan bir durumdur. Daha ortaokuldayken üniversite hayatımda sanatın herhangi bir bölümünde okumak istiyordum.Bu sebeple 2013 yılında TOBB ETÜ Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Görsel İletişim Tasarım bölümünü tercih ettim. Okulda almış olduğum  eğitim ve bu süreç de profesyonel anlamda dışarıda yapmış olduğum çalışmalar  neticesinde mezun olduktan sonra kendi firmamı kurdum ve iş hayatına başladım. İnandığım şeylerin arkasından sonuna kadar gitmeyi bilen birisiyim, pes etmek bana göre değil. Zaman bize bahsedilmiş en büyük armağan ve bunu elimizden geldiği kadarıyla verimli kullanmalıyız. Hayatın var olan akışı içerisinde kendi isteklerim ve hayallerim doğrultusunda ilerleyen bir kişiliğe sahibim.


Sizi TOBB ETÜ’deki öğrencilik yıllarınıza götürmek istesek bizlere o günlerinizden kısaca bahseder misiniz? TOBB ETÜ’deki Ataberk Kırkan  nasıl bir öğrenciydi?


Her zaman girişken ve araştırmacı bir öğrenciydim diyebiliriz. İnsanlarla bilgi paylaşmayı seven birisiydim, aynı zamanda iyi bir dinleyicimdir. Dostluklara ve arkadaşlıklara ahde vefaya önem veririm.Üniversite hayatımda Otomobil Topluluğu üyesiydim. Çeşitli zamanlarda faaliyetler planlayıp hayata geçiriyorduk. Üniversitemizin otomobil topluluğuna vermiş olduğu destek sayesinde, diğer arkadaşlarımızla iletişim halindeydim. Okulumuzun üç dönem olması nedeni ile kesintisiz bir eğitim-öğretim yılına sahiptik. Bu nedenle zamanımızın büyük bir kısmını üniversitemizde geçiriyorduk. Ama o yıllarda bile okulumu bir an önce bitirip kendi firmamı kurma hayalim vardı. Üniversitemizin genel ilkelerinden olan girişimci, yeniliklere açık, üretken ve sürdürülebilirlik düşüncesinden kaynaklanan ve bu süreç de başta bölüm başkanı olmak üzere hocalarımızın da desteğiyle hayallerimi gerçekleştirme imkanına sahip oldum ve mevcut şirketimi kurdum. Şu anda olduğum süreçten çok mutluyum.


Şu anda Nht Tasarım firmasının kurucusu olarak firmanız hakkında neler anlatmak istersiniz?

Hobi olarak başladığım fotoğrafçılık da en büyük şansım TOBB ETÜ’de okumuş olduğum Görsel İletişim ve Tasarım Bölümü içerisinde yer alan fotoğrafçılık derslerimizin olmasıydı.  Bu sebeple akademik  eğitimin yanında, pratik eğitim yapmam  gerektiğini düşünmekle beraber bu bilgileri harmanlayarak ileride kurmayı planladığım şirketimin alt yapısını oluşturmak
zorunda olduğumu biliyordum. Yapısal olarak plan ve programlı bir insan olduğum için tüm okul hayatım boyunca su an kurmuş olduğum firmanın temellerini atmaya  başlamıştım. Daha sonra fotoğrafçılığın moda, kişisel çekim ve mezuniyet fotoğrafçılık alanlarında çalışarak kendimi geliştirdim. Her meslekte olduğu gibi çok mücadele ettim pes etmedim eleştiriye acık oldum ne istediğimi bildim gerektiği yerde fedakarlık yaparak genç bir girişimci olarak kurmuş olduğum NHT Tasarım firmasıyla kariyer hayatıma başladım.
 

Bahsettiğiniz gibi fotoğrafçılık hobinizi işinize ve mezun olduğunuz bölümle ilişkilendirdiğinizi aktardınız. Bu süreç nasıl gelişti ,ne zamandan beri fotoğraf çekimleri ile uğraşıyorsunuz?

İlk fotoğrafçılık eğitimimi sahip olduğum fotoğraf makinamın markasının kurduğu eğitim semineri ile başladım.Okulumuzun zorunlu kıldığı üç dönem staj süreçlerinde TRT İç Yapımlar Koordinatörlüğünde fotoğraf, video ve kurgu yapım aşamasında çalıştım. Bu arada kişisel gelişimime katkıda bulunması için Başkent İletişim Akademisi’nde diksiyon ve etkili konuşma dersleri aldım.Daha sonra freelance fotoğraf çalışmaları yapan profesyonel kişilerin yanında bulundum.Belirli bir zaman sonra kendi çekimlerime ağırlık vermeye başladım. Bu dönemde ilk profesyonel çekimimi TOBB ETÜ’den arkadaşım sosyal medya fenomeni olan Can ERÇİN ‘nin çekimlerini yaparak başladım. Türkiye Disleksili Çocuklar Vakfı adına Sosyal sorumluluk projesinde fotoğrafçı olarak yer aldım.  Hemen ardından  Ankara’da bir özel üniversitenin Muhafazakar Moda Etkinliliği’nde çekimlere katkıda bulundum ve bu arada ünlü markaların İstanbul’da ki şubelerinin adına yapılan katalog çekimlerine katıldım. Kişisel çekimlere ağırlık vererek çeşitli organizasyonlarda bulunarak profesyonel anlamda 8 yılı tamamlamış oldum.


Türkiye’den ve dünyadan sizlere ilham veren fotoğraf sanatçıları var mıdır ? Biraz bahsedebilir misiniz ?

Hiç şüphesiz ki Türkiye’de Ara GÜLER ,dünyada ise Amerikalı fotoğraf muhabiri The National Geographic Dergisi’nin 1985 Haziran sayısında yayınlanan “Afghan Girl” başlığıyla ünlenen Steve McCurry’dir. Her ikisi de fotoğraf muhabiri olmakla beraber fotoğraf sanatının ana fikri olan anı durdurabilme özelliğine sahip olmalarıdır.Ayrıca, Ara GÜLER için deklanşörüyle zamanı durduran fotoğraf muhabiri ifadesi kullanılmıştır. Bu sebeplerden dolayı bu meslek büyüklerinden etkilenmekle birlikte ilham almaktayım.

Sosyal hayatınız ile iş yaşantınız bir nevi birleşmiş durumda,bunlar dışında sosyal yaşantısında Ataberk Kırkan neler yapar ?


Başta Ankara ve İstanbul olmak üzere açılan tüm fotoğraf sergilerine, bienallere katılım gerçekleştiririm bunun yanı sıra devlet ve özel tiyatrolarda ilgimi çeken oyunlarla birlikte vizyona giren filmlere gitmeyi çok severim. Özellikle Ankara’da açılan kitap fuarlarının o güzel kağıt kokusunu hissetme adına kaçırmamaya özen gösteririm. Yine hobilerim arasında olan TOBB ETÜ Otomobil Kulübü üyesi olarak etkinliklerine katılmaktayım ve  Türkiye’de açılan tüm oto show ve klasik araç festivallerine katılmaya elimden geldiğince katılmaya çalışıyorum.Bu etkinliklerin çoğuna aile üyelerimle birlikte gitmekten sonsuz keyif alırım.Çünkü yapılan bu etkinliklerden sonra onlarla konu hakkında yada eser hakkında beyin fırtınası yapmaktan zevk alırım. Ailesine vakit ayırmayan insanların iş hayatlarında da başarılı olabileceğini düşünmüyorum.


TOBB ETÜ Mezunlar Derneği hakkındaki düşünceleriniz ,beklentileriniz nelerdir ?

TOBB ETÜ mezunu olarak , aidiyet duygusunun oluşması ve gelişmesi açısından mezunlar derneğinin toplumsal ve sosyal yapı içerisinde gerekli olduğunu düşünmekteyim.Çünkü tüm dünyada ve ülkemizde bu tip dernekler dayanışma ve yardımlaşma adına vazgeçilmez ögelerdir.Mezun olduğum TOBB ETÜ ve üyesi olduğum Mezunlar Derneğimiz ile gurur duymaktayım.

2020 yılının Nisan ayı konuğu olarak bizlere değerli zamanınızı ayırdığınız için TOBB ETÜ Mezunlar Derneği adına teşekkürlerimizi sunuyor,başarılarınızın artarak devam etmesini diliyoruz..