TOBB ETÜ Mezunlar Derneği Röportaj köşesinin Mayıs ayı konuğu, aynı zamanda TOBB ETÜ Mezunlar Derneği Başkanı olan İşletme ’08 Mezunumuz Burak Tolga Terzi. Başkanım öncelikle hoş geldiniz diyoruz.  Bu yıl TOBB ETÜ Mezunlar Derneği’nde Başkanlığı ile geçen beşinci yılınız bitiyor. 11 yıllık dernek tarihinin hemen hemen yarısında sizin imzanız var. Bu süreyi nasıl değerlendirirsiniz?

Öncelikle teşekkür ediyorum. Tabi üniversitemiz halen genç sayılabilecek bir üniversite, ben ve benim jenerasyonum üniversitenin ilk mezunlarıdır. Hep söylerim, bizler üniversitenin gerçek anlamda bir şantiye olduğu dönemden geliyoruz, üniversite yıllarımızda bir kampüs ortamından çok, tek binalı bir lise havası vardı. Bu dönemleri yaşayan bir kişi olarak, TOBB ETÜ benim gerçek anlamda evim gibidir. Bu nedenle TOBB ETÜ’ye, TOBB ETÜ’lülere ve TOBB ETÜ’lülerin TOBB ETÜ sonrası dönemine sahip çıkmayı kendime önemli bir görev addediyorum. Başkanlığım süresince hiçbir işi kendi başıma yapmadım, her zaman benimle birlikte çalışan bir yönetim kurulum, zaman zaman mezunlarımızdan oluşan komitelerim ve Dernekte özveriyle görev yapan profesyonel arkadaşlarım olmuştur. Elimizden geldiğince TOBB ETÜ ve TOBB ETÜ MED markasına hizmet etmeye çalıştık. Yönetim Kurulumuz ile birlikte doğru olduğunu düşündüğümüz şekilde Derneğimizi yönettik, yönlendirdik.

Peki bu süreçte TOBB ETÜ MED’deki gelişimi nasıl değerlendirirsiniz?

Ben kendi adıma iyi bir 5 yıl geçirdiğimizi düşünüyorum. Faaliyetleri tek tek sayarak okurları sıkmayalım. İsteyenler sosyal medyadan veya internet sitemizden detaylara ulaşabilirler. Mezun Derneklerinin hedefi mezunları bir araya getirecek faaliyetlerde bulunmaktır. Benim fikrime göre mezunların aralarındaki mesleki ve sosyal bağı güçlendirirken, herhangi bir siyasi, etnik veya dini gruplaşma, kutuplaşma olmadan sadece TOBB ETÜ şemsiyesi altında yapabilmek önemlidir. Çok şükür bugüne kadar bu şekilde tek bir Dernek olmasını sağlayabildik. Mezun Derneklerinde en önemli başarı kriterlerinden biri, üye/mezun oranıdır. Mezunlarınızdan ne kadarını üye yapabilirseniz aslında sayısal anlamda o kadar başarılısınız demektir. Dünyanın hiçbir yerinde, üniversiteden mezun olan herkesin Mezun Gruplarına üyeliğini veya aktif katılımını sağlayamazsınız. Mezunların tamamını üye yapamadığınız yerde hedef maksimuma yaklaşmak olmalı. TOBB ETÜ MED olarak her yıl Türkiye’de kurulmuş diğer Dernekleri de her yıl yaptığımız bir araştırma ile inceliyoruz, bilgilerini güncelliyoruz. Türkiye’de üniversite mezunlarının kendi mezun derneklerine üye olma oranları %8’ler civarındadır. 2014’te görevi üstlendiğimizde TOBB ETÜ’nün 1830 mezunu, Derneğimizin 400 üyesi ile %21,8’lik bir üye olma oranımız vardı. Şu an TOBB ETÜ’nün 6011 mezunu var, Derneğimizin de 1476 üyesi var. Üye olma oranımızda %24,5’i geçmiş durumdayız. Biz bu %8’lere bakmıyoruz, kendi klasımızdaki üniversitelerde bu oran yine %20’ler civarında. Genel sıralamada yerimiz 3.lük tür. Bunu bir lig olarak düşünürseniz hedefimiz şampiyonluktur.

Tek kriter üye oranı mıdır? Başka hangi kriterler bu değerlendirmeye alınabilirler?

Tabii ki değil. Türkiye’de mezun dernekleri üzerinde bir araştırma maalesef henüz yok. Aslında bu konuda bir araştırma yapılması, değerlendirme kriterlerinin ortaya konulması bizim de işimizi kolaylaştırırdı. Bence en net kriter üye mezun oranıdır. Bunun yanında dernek gelirleri ki bunun içinde toplanan aidatlar en önemli yeri almalıdır, aidatını düzenli ödeyen mezun sayısı, üye borcu/toplanan aidat oranı, yıllık faaliyet sayısı ve niteliği gibi değerlendirme kriterlerini artırabilirsiniz.

TOBB ETÜ MED aidatlar konusunda nasıldır?

TOBB ETÜ MED üyeleri olarak aidat ödeme konusunda maalesef sınıfta kalıyoruz. Aidatlarını düzenli ödeyen üyemiz çok az. Üyelik aidatımız dernek kurulduğunda 25 TL idi, şu an 60 TL. Yani aylık 5 TL’ye geliyor ama buna rağmen aidatlarımızı düzenli ödemiyoruz. Üyeyi aidat ödemeye mecbur kılacak bir şeyler yapmadığınız sürece bu hep böyledir, bu sadece bizim değil tüm Derneklerin sorunu. Boğaziçi gibi ODTÜ gibi bazı üniversite Derneklerinin sosyal tesisleri var ve bu tesislere girebilmek için aidat borcunuzun olmaması gerekiyor. Biz de Derneğimize bir sosyal tesis kazandırmak üzerinde bir çalışma yapmıştık ancak ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik durumdan dolayı pek mümkün olmadı. Ancak Derneğe gelir getirici farklı bir proje ile çok yakında mezunlarımızın karşısında olacağız.

Derneğe sosyal tesis kazandırılması ile ilgili çalışmayı anlatabilir misiniz okurlarımız için?

Tabi,  faaliyet sonuca ulaşmadan duyurmamız doğru olmazdı ve sonuca ulaşmadığı için de sessizce sonuca ulaşmış görünüyor ama aslında ortada ciddi bir emek var. Geçen yılın sonlarına doğru üniversiteden spor salonu Beştepe Caddesi girişinde sol tarafta kalan alanın Derneğe kiralanması, bir kafe açılması ve bu kafenin Dernek tarafından işletilmesi fikri ortaya atıldı. Biz de bu alanda nasıl bir hizmet sağlayabileceğimizi detaylı şekilde araştırdık. Mutfak kurulumu için yeterli alan ve baca sistemi olmadığı için üçüncü nesil kahve konsepti üzerinde durduk. Bu alan hem cafe, hem de TOBB ETÜ ve TOBB ETÜ MED logolu ürünlerin satıldığı, aynı zamanda Dernek ofisi olarak kullanılan kompakt bir alan olacaktı. Bu nedenle alanında uzman iç mimarlara çizimler yaptırdık, franchaise opsiyonları için çeşitli firmalarla görüştük. Lisanslı ürünler ile ilgili araştırmalar yapıldı. Derneğin bu yatırımı karşılayacak bir bütçesi olmadığı için, tüm yatırım üniversite tarafından yapılacak, Dernek o miktarda üniversiteye borçlandırılacaktı. Bu iş ile ilgili TOBB ETÜ Genel Sekreterimiz Gökhan Göksu’nun ciddi bir emeği ve vizyonu söz konusudur.

Derneğe gelir getirici farklı bir proje dediniz. Bu projeyi açıklayacak mısınız, yoksa sürpriz mi olacak?

Artık bitme aşamasında olduğu için anlatabiliriz. Biz kafe projesi üzerinde çalışırken elimizde bir opsiyon daha vardı. Türkiye’de İTO, Hacettepe, KATÜ, Akdeniz gibi üniversitelerde offshore container içinde açtığı mağaza ve kafe konsepti olan genç girişimci bir kardeşimiz TOBB’a ulaşmış, kendisini TOBB ETÜ’ye yönlendirmişler. Bu konseptte logolu ürünleri bu şirket üretiyor, konteynerlar içinde bir de kafe işletiyor, üniversitelere kullandığı alandan kira ve satıştan pay ödüyor. Yatırım maliyeti yok, işletme maliyeti yok. Biz de bu konuyu üniversite yönetimimiz ile görüştük. Formülize edebilirsek bu işletmenin iş vereni Dernek olacak ve Derneğe düzenli bir gelir elde etmiş olacağız. Şu an bu yapı bitme aşamasında, çok kısa zamanda hizmete girecek. Logolu ürünlerimiz gayet kaliteli olacak. Nike gibi bazı firmalarla anlaşma yapıldı. TOBB ETÜ tshirtlerini, şortlarını, hoodie denilen kapişonlu ürünleri Nike üretecek. Kafe dediğimiz yer bir baristalı bir Starbucks olacak. Öğrenciler kırtasiye ihtiyaçlarını da yine buradan karşılayabilecekler. Hazırlık öğrencilerinin fotokopi çektirmek için ana binaya gitmelerine gerek kalmayacak.

Bu işletmenin yerini de tarif eder misiniz mezunlarımız için?

 Yeri, TOBB ETÜ kampüsü Teknoloji Merkezi’nin arkasındaki halı sahanın bitişiği. Belki bir açılış yaparız ve tüm mezunlarımızı davet ederiz.

Görev sürenizde en önem verdiğiniz projeler veya etkinlikler neler oldu? Detaya girmeden kısaca sayar mısınız?

En çok katılıma sahip olan etkinlik olması açısından Geleneksel TOBB ETÜ iftar yemeği. Bu organizasyon aslında bizim homecoming etkinliğimiz. Dünyada Alumni yani mezun gruplarının en yoğun katılım alan etkinlikleri homecoming etkinlikleri oluyor. Bizde bu iftarla özdeşleşmiş gibi, mezunlarımızın aileleriyle çocuklarıyla geldiği hoş etkinlikler oluyor. Bir diğeri, 2015’ten beri yaptığımız TOBB ETÜ takvimi. Bu takvimde biliyorsunuz arka sayfalara sadece mezunlarımızın şirketlerinden reklam alıyoruz. Böylece internal bir tanıtım sağlıyoruz. Coffee Networks, şimdiye kadar 9 session yaptık. Mezunlarla öğrencileri belli sektörlerde buluşturuyoruz. Özellikle öğrencilerden yoğun ilgi görüyoruz. Katılan mezunlarımızdan da olumlu dönüşler alıyoruz. Bu yıl meşgul olacağımız bir diğer önemli proje, Derneğimizin 6698 Kişisel Verileri Koruma Kanunu’na uyumlu hale getirilmesidir. Her dernek gibi bizim de elimizde üyelerimize ait bilgileri bulunuyor ve bu bilgileri her sene tüm mezunları tek tek arayarak güncelliyoruz. Bu yıldan KVKK’nın gerekliliklerine uyum sağlayacak Derneğimizi full paket bir korumaya dahil edeceğiz. Bu medyatik bir çalışma değil, takipçilerimiz bu çalışmayı yaptığımızı görmeyecekler belki ama bu ciddi zamanımızı alacak bir zorunluluk olarak karşımızda duruyor.

Derneğin geleceğe yönelik planlarından da bahseder misiniz?

Derneğin ilk yıllarında bilinirlik artırmak ve aidiyet kazandırmakla ilgili faaliyetler yapıldı. Geçmiş yönetimlerde başarılı işler yapıldı. Biz yönetimi devraldığımızda ilk hedefimiz Derneği kurumsallaştırmak ve üye biriktirmek oldu. Bugün baktığımda ikisini de büyük oranda başardık diyebilirim. Artık kurumsallaşma ve aidiyet konularında yol aldığımıza göre mezunların gerçek fayda sağlayabilecekleri projelere yoğunlaşacağız. Geçen yıl seçimden sonra Başkan Bey ile yaptığımız toplantımızda girişimci mezunlar, hukuk mezunlarımız ve kamuda çalışan mezunlarımızla bir toplantı yapmayı kararlaştırmıştık. Ancak bu yıl ekonomi, seçimler derken uygun program bulamadık. Haziran ayından sonra inşallah bu organizasyonları sırasıyla yaparak mezunlarımıza çok fayda sağlayacak bir network sağlamayı planlıyoruz.   Ayrıca mezun kartlarımızın çipli hale getirilerek, benzin dahil çeşitli alışverişlerinde indirimi kart ile sağlayabilmelerine olanak sağlayacak bir sistem için bazı firmalarla görüşme halindeyiz. Biraz önce bahsettiğim lisanslı ürünler üretimi ile kafe işletimi konusunda da ilgili firma ile iş birliğimizi nasıl geliştirebiliriz buna bakacağız. Önümüz yaz olduğu için bu alanın etrafında birkaç açık hava organizasyonumuz olabilir.

Röportajımızı bitirmeden önce mezunlarımıza ve üyelerimize vermek istediğiniz bir mesaj var mıdır?

Başkan olarak vereceğim ilk mesaj, henüz üye olmayan mezunlarımızın üye olması olacaktır. Artık yavaş yavaş üye mezun – üye olmayan mezun ayrımı yapmaya başlıyoruz, buna mecburuz. Sayımız arttıkça tüm hizmetlerin tüm mezunlara ulaştırılması maalesef ekonomik olmuyor. Derneğimizin bilinirliği, üye sayısı, faaliyetleri arttıkça daha fazla mezunumuzun dikkatini çekiyoruz. Oransal olarak artan üye sayısı bunun en net göstergesi. Bunun bir diğer göstergesi de, yönetime talip olan mezunlarımızın olması. 2018 yılında ilk defa iki listeli bir seçim yapmış, seçim sonunda da bir tarafın diğerini tebrik ettiği güzel ve samimi bir ortam yakalamıştık. Bu ortamın devam etmesini, bizden sonra gelecek kardeşlerimiz tarafından da ettirilmesini temenni ediyorum. Ben bu seçimi, Dernek tarihi açısından çok önemli görüyorum. Bu seçimle birlikte Derneğimiz bir seçim ve demokrasi kültürü edindi. Üyelerimiz medeni bir biçimde hangi adayı tercih ediyorlarsa oylarını bir festival havasında kardeşlik içinde kullanmalıdır. TOBB, Türkiye’nin en demokratik kurumlarından biridir. TOBB’un kuruduğu üniversitenin mezunları da aynı yolu benimsemelidir diye düşüyorum. TOBB ETÜ, Türkiye özel sektörünün çatı kuruluşunun kurduğu bir üniversitedir ve içinde her bölgeden ve her görüşten kişiyi barındırır. Röportajın başında söylediğim şeyin bir kez daha altını çizmek istiyorum. Kesinlikle ve kesinlikle TOBB ETÜ Mezunlar Derneği hiçbir siyasi, etnik ve dini grubun himayesinde olmamalı, her görüşün hizmetinde olmalıdır. Hiç kimse, TOBB ETÜ MED yönetimine ekonomik veya sosyal, kişisel çıkar elde etmek için gelmemelidir, burada herhangi bir şekilde siyaset yapılmamalıdır. Ben ve şimdiye kadarki yönetim kurullarım 5 yıldır hiçbir faaliyette kişisel olarak öne çıkmadık. Bizim öne çıkmaktan çekindiğimiz veya öne çıkmayı bilmediğimizden değil, bizim yönetim anlayışımız, kişiye bağlı değil ekibe bağlı bir anlayıştır. Yapılan iş Tolga’ya, Ahmet’e Mehmet’e değil, TOBB ETÜ MED’e mal edilmelidir. Ben bu yönetimi modelini modern yönetim olarak tanımlıyorum ve görevde bulunduğum sürece bunun böyle devam etmesini hedefliyorum. Bu düşüncelerle 12.000 kişiye ulaşan TOBB ETÜ camiamızın tüm üyelerini şahsım ve yönetim kurulum adına sevgi ve saygıyla selamlıyor, Derneği takibe devam etmelerini diliyorum.  

Başkanım, keyif dolu röportajınız için teşekkür ediyoruz.