Nil Evgar Tabak 01.03.2016

2016 Eğitim-Öğretim Yılı Moda Tasarımı Bölümü mezunumuz, “Genç Modacımız” Nil EVGAR TABAK’la keyif alarak okuyacağınız bir röportaj sizleri bekliyor…. Moda sektörü ile ilgili sorularımızı sormadan önce sizi biraz daha yakından tanıyabilir miyiz? Nil EVGAR TABAK kimdir?

Merhaba:) Öncelikle bu sayfada yer alabilmek mutluluk verici. TOBB Üniversitesi'nde Moda Tasarım eğitimi aldım. Stajlarımı İstanbul'da modanın merkezi olan Nişantaşı'nda yapmayı tercih ettim. İlk olarak Gamze Saraçoğlu'nun yanında yaptım stajımı. Bu dönemde üretim aşamasını ve bu mesleğin nasıl ilerlediğini öğrenmiş oldum. Diğer stajımı da Günseli Türkay'ın yanında tamamladım. Mezun olduktan sonra da kendi tasarımlarımı üretmeye başladım.  

Ne zaman bir sıkıntımız olsa bize yardımcı olan, çok sevdiğimiz, ders haricinde sohbet etmeye de gittiğimiz bir hocamızdır. Desteği için teşekkür ederim.  

Ülkemizde sanatın tasarım ve üretime dönüştürülmesini destekleyecek eğitimin kendine yeni yeni zemin bulabildiğini göz önünde bulundurarak sanatın her zaman desteğe aç olduğunu görüyoruz. Bu konuda en büyük adım olan eğitim desteğinin de bölümümüz tarafından hedeflendiği şekilde gerçekleştirildiğini düşünüyorum.  

Hangi meslekte olursa olsun, temelden başlayıp işin mutfağını öğrenip birtakım aşamalardan geçerken karşılaşılan zorluklar, başarıya ulaşmanın temelini oluşturuyor. Geçmişe baktığımda markam için yaptığım en doğru olan şey; adım adım ilerleyerek müşteri kitlesinin oluştuğuna emin olduktan sonra bir butik açmak oldu. Bu süreçte müşterilerimin, eşimin, ailemin ve arkadaşlarımın desteği olduğu için kendimi şanslı görüyorum.

Öncelikle teşekkür ediyorum. Renkleri birleştirmeyi ve renk kontrastını seviyorum. Tasarım ve üretim aşamasında da hem müşterinin ihtiyacını karşılamaya, hem de dışarıda arayıp bulamadığımız parçalar çıkarmaya özen gösteriyorum. Dışarıdan bir göz olan müşterilerim ve arkadaşlarımdan olumlu tepkiler alıyorum; bu da beni mutlu ediyor.  

Ürün ortaya çıkmadan önce müşterilerimizle birebir görüşüp özellikle hangi tarzda bir ürün istediklerini anlamaya çalışıyoruz. Sonrasında müşterinin isteğine ve tarzına göre hangi kumaşın, rengin ve modelin uygun olacağını belirleyip onay aldıktan sonra beden ölçülerini alıp ürünü provaya hazırlıyoruz. Prova bu sürecin en önemli kısmıdır, diyebilirim. Bu kısımda elbisenin teslim edilmeden önceki halini müşterimizin kararları belirler. Müşterimiz gülerek ayrılıyorsa, işlem başarıyla gerçekleşmiş demektir:)  

Bu sene moda haftalarından yakaladığımız, adeta kış sezonunu tamamlar nitelikteki minimal ve asimetrik parçalarla açık omuzlu modeller oldu. Birçok marka, defilelerinde feminen bir duruş sağlayan pilileri, volanları ve fırfırları kullanarak ilkbahar-yaz sezonunun neşesini bize hatırlattı; bu da rahat kıyafetleri, tiril tiril elbiseleri bolca göreceğimizin habercisi. Ayrıca kimonoların popülerliğinin bu sene de devam edeceği söylenebilir ve sokak modasında uzun yelekler sıkça göze çarpıyor. Bu yılın trend renkleri ise pembe kuvars ve bebek mavisi. New York Moda Haftası'nda tasarımcıların yaklaşık yüzde yirmi beşi, ilkbahar-yaz koleksiyonlarında pembe kuvars rengi tercih etti.  

Gönüllü faaliyetlere destek vermeyi tercih ediyorum. En çok destek verilmesi gereken projelerin ise kadınlarımıza ve genç kızlarımıza yönelik sosyal sorumluluk projeleri olduğunu düşünüyorum; çünkü kadınların temel haklarını, özellikle eğitim ve öğretim hakkını hiçbir kısıtlama olmadan kullanabilmesinin dünyada birçok şeyi değiştirip güzelleştirebileceğine inanıyorum. Bu projelerden güncel bir örnek olarak UNICEF ve National Geographic'in, Türkiye'de de kız ve erkek çocuklarına eşit fırsatlar ve haklar sağlanması konusuna dikkat çeken #kızlarasesver projesini örnek gösterebilirim.