Röportajlar köşemizin bu ayki konuğu 2017 Mezunu Üniversite birincimiz Cihat Çağlar…
Cihat Bey, bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Selamlar. 1993 yılında Çorum’da doğdum. İlkokul ve ortaokul eğitimimi Çorum’da tamamladıktan sonra 2012 yılında lisans eğitimi nedeniyle Ankara’da yaşamaya başladım. TOBB ETÜ İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nü tam burslu olarak kazandım. Devamında üniversitemizin sunmuş olduğu çift anadal fırsatını değerlendirerek Mimarlık bölümünde lisans eğitimime başladım. 2017 yılında İç Mimarlık Bölümü’nden üniversite birincisi olarak mezun oldum ve hemen Tasarım Yüksek Lisans programında yine tam burslu olarak araştırmalarıma devam ettim. 2017-2019 yılları arasında hem Mimarlık Bölümü’nde lisans öğrencisi, Tasarım YL Programı’nda master öğrencisi hem de İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nde asistan olarak çok yoğun ve keyifli zamanlar geçirdim. Yaklaşık 7 yıllık süre içerisinde 2 lisans bölümü, 1 yüksek lisans, Ankara ve İstanbul’da stajlar ve bir çok uluslararası yarışmada sınırlarımı zorlama şansına sahip oldum. 2019’dan beri TED Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nde Araştırma Görevlisi olarak çalışıyorum ve yine aynı üniversitenin Mimarlık ve Kent Çalışmaları Programı’nda lisansüstü eğitimime devam ediyorum.  

TOBB ETÜ’yle tanışma hikayenizden bahsedebilir misiniz?

TOBB ETU’yle ilk karşılaşmam Lise 2’de gerçekleşti. Okuduğum liseye gelen TOBB ETU tanıtım ekibi üniversite adaylarına bir toplantı düzenlemişti. Ben de o gün çeşitli sorulara cevap alma fırsatı bulmuştum. Sonrasında 2012 yılında İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü ilk defa ÖSYM puanı ile öğrenci almıştı ve ben de o ilk grubun içerisinde bölüme yerleştim. Ancak TOBB ETÜ’yü ve okulun vizyonunu 7 yıl boyunca farklı statülerde deneyimlediğimi söyleyebilirim. TOBB ETÜ’yü diğer üniversitelerden ayıran en önemli özelliği öğrencilerini çağımızın gerektirdiği bir tempo içerisine girmeye “mecbur” bırakması. 3 dönem eğitim, ortak eğitim uygulamaları vb. durumlar bizleri belki de farkında olmadan profesyonel hayata adapte ediyor. Bu tempo aslında hiç durmadan gelişmek demek ve bu yolda üniversite çift anadal, yüksek lisans, asistanlık ve yurtdışı stajlar gibi çeşitli konularla birçok kapıyı açıyor öğrencilerine. Mimarlık ve İç mimarlık bölümlerinde çift anadal, stajlar devamında yüksek lisans sürecinde TOBB ETÜ’de birçok alışagelmedik durumu deneyimledim. Hatta belki de üniversitenin daha önce ihtimaller arasına almadığı aynı anda hem lisans hem yüksek lisans öğrencisi olma ve asistanlık yapmak gibi durumların ortaya çıkmasını sağladım. Bu süreçte hem akademik hem idari kadroların gayet iyi bir vizyonla bu durumlara cevap ürettiğini söyleyebilirim. Benim için “TOBB ETU” ile gerçek tanışma hikayemin bu anlardan oluştuğunu belirtmek isterim.             

TOBB ETÜ’nün Ortak Eğitim Model’inin faydalı olduğunu düşünüyor musunuz? Mezuniyetinizden sonra bu modelin sizi diğer mezunlardan bir adım öne taşıdığına inanıyor musunuz?

Türkiye’de üniversite eğitiminden sonra hemen profesyonel olarak çalışmaya başlayan insan sayısı sanırım oldukça azdır. Tabi bu durumun arkasında yatan nedenler çok farklı olabilir. İstihdam imkanlarının sınırlı olması, mezunların bağlantılarının kuvvetli olmaması yada ne yapmak istediklerine karar verememeleri başlıca sebepler arasında gösterilebilir. Ortak eğitim uygulaması bunların en azından ikisine çözüm sağlıyor. Hem iş dünyasını tanıma, bağlantılar kurma şansı elde ediyoruz. Hem de ne yapmak yada ne yapmamak istediğimiz konusunda bazı fikirlere sahip oluyoruz. Bu noktada çok iyi yerlerde staj yapmak yada çok iyi deneyimler elde etmek değil bence önemli olan. Neyi yapmayacağımıza karar verebiliyor olmak da gerçekten çok önemli.    

Mezuniyet töreninde Üniversite birincisi olarak isminiz anons edildiğinde yaşadığınız duyguları bizimle paylaşır mısınız?

O günle ilgili paylaşmak istediğiniz anınız var mı? Mezuniyet törenleri birçok öğrenci için bir veda anlamına geliyor. Benim için bu durum pek öyle değildi çünkü ikinci anadal ve yüksek lisans eğitimim devam ediyordu. Cumartesi günü mezun olduktan sonra Pazartesi sabahı 09:00’da tekrar dersteydim. TOBB ETÜ’de çok iyi, çok verimli, çok heyecanlı zamanlar geçirdim ancak 4 Kasım 2017 her şeyin yoğun bir biçimde bir araya geldiği güzel bir gündü. O yoğun tempo içerisinde bazen neyi başardığını nelerin üstesinden geldiğini anlayamıyor insan. Bir durup, soluklanmak gerekiyor anlayabilmek için. Not ortalaması yada üniversite birincilği elbette en önemli başarı değil ancak 3.98 ortalama ile mezun olmak sizin 5 yıl boyunca yoğun bir tempoda devamlı olarak iyi performans göstermenizle mümkün oluyor. Bu açıdan kesinlikle gurur verici. Ancak o günü her şeyin ötesinde benimle birlikte emek veren aileme bir teşekkür olarak nitelendirebilirim.  

Sizi Üniversite almış olduğunuz derecede başarıya götüren anahtar neydi diye soracak olursak?

Okula kayıt yaptırdığım gün dekanımızla tanıştım ve ben çift anadal yapmak istiyorum ne yapmam gerekiyor sorusunu sormuştum. O gün kendime bir hedef koydum ve hazırlık yılı devamında bölümdeki ilk 3 dönemimde iyi bir not ortalaması elde ettim. Ancak sonrasında iyi not almak hiçbir zaman temel hedefim olmamıştı. Şimdi bakınca daha iyi anlayabiliyorum. Elde ettiğim şey iyi notların çok daha ötesinde bir çalışma disipliniydi. Sıkı çalışma daima başarıyı beraberinde getiriyor ve başarmak bir alışkanlık. O günlerde kazandığım bu disiplin hala hayatımda ve umarım böyle de devam edecek.  

Şu anda TED Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nde araştırma görevlisi olarak çalışmaktasınız. Kariyer hayatınızda Akademisyen olarak mı devam etmeyi planlıyorsunuz?

Ortak eğitim uygulaması benim kariyer planlamamda da etkili oldu diyebilirim. Ancak ortak eğitim sonucunda ben ne yapmak istemediğine karar veren kişilerdendim. Ne yazık ki söz konusu mimarlık ve iç mimarlık disiplinleri olduğunda akademinin tartıştıkları ile mimarlık pratiğinde tartışılanlar ve yapılanlar arasında nitelik anlamında bir uçurum var. Genç bir mimar olarak önce yaptığım işin teorisini ve düşünsel arka planını anlamaya çalışıyorum. Akademi bu anlamda büyük imkanlar sunuyor ve devamlı gelişmenizi sağlıyor. Ancak birini seçmek diğerine sırtını dönmek yada onu reddetmek anlamına gelmiyor, gelmemeli. Aksi takdirde aradaki uçurumu yaratan siz olabilirsiniz. Bu noktada devamlı olarak hem mimari yarışmalara katılıyorum hem de küçük ölçekte de olsa şuan için mekan üretme pratiğiyle ilişkimi sıcak tutuyorum.    

Bu yoğun çalışma temponuzda kendinize sosyal hayatınızda vakit ayırabiliyor muydunuz?

Sosyal yaşamında Cihat Çağlar neler yapar? Bunların hepsini bir arada yapmak için bazı şeylerden vazgeçmeniz gerekiyor. Ancak tasarımı hiçbir zaman iş olarak görmedim. Ben zaten öyle yaşıyordum bu yüzden bazı şeylerden vazgeçiyor gibi hissetmedim. Zaman içerisinde böyle bir çevrem oluştu ve içinde bulunduğum sosyal aktiviteler beni mesleki anlamda da besler hale geldi. Elbette içerisinde bulunduğumuz pandemi dönemi sosyalleşmenin de yöntemini değiştirdi. Bir araya gelmek artık daha zor ancak bu süreçten kendimizi ve çevremizi daha iyi tanıyan bireyler olarak çıkacağız sanırım.

TOBB ETÜ Mezunlar Derneği ile ilgili düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Ne yazık ki tek başımıza başarabileceklerimiz çok sınırlı. Başarı ancak bir arada olarak, bir başkasının bilgisinden faydalanarak mümkün. Bir birey olmanın yanı sıra bir topluluğun parçası olmayı da becerebilmek gerekiyor. TOBB ETU küçük bir aile olarak yola başladı ve gün geçtikçe o aile büyüyor. Mezunlar Derneği şüphesiz o ailenin üzerini örten, bir araya getiren bir çatı. Bu bir aradalık birçok başarının önünü açacaktır